Kahramanmaraş merkezli iki depremin tabiri caizse yerle bir ettiği 10 şehirden Hatay’ın 42 bin nüfuslu ilçesi Erzin’de bina yıkılmadı ve can kaybı yaşanmadı.
Erzin, 2023’ün Tavşancıl’ı mı?
Sosyal medyada gündeme gelen Erzin, 17 Ağustos 1999 depreminde kimsenin burnunun dahi kanamadığı ilçe Tavşancıl’ı hatırlattı. Tavşancıl Belediye Başkanı Salih Gün, göreve gelir gelmez beldesinin deprem kuşağında olduğunu göz ardı etmeyerek Kocaeli Üniversitesi’nden deprem profesörleri getirtmiş ve imar planı hazırlatmıştı. Gün bununla kalmamış, belde sakinlerinin imar planının dışına çıkmasını kesin bir dille yasaklamıştı. Babasına dahi ekstra kat çıkması için izin vermemişti. Binlerce kişinin öldüğü depremde Tavşancıl hiçbir kayıp yaşamamıştı.
6 Şubat 2023’teki iki büyük depremde de merkez üssü olmamasına rağmen oldukça fazla yıkıma uğrayan Hatay’ın Erzin ilçesinde şaşırtıcı bir şekilde herhangi bir bina ve can kaybı yaşanmadı. Erzin Belediye Başkanı Ökkeş Elmasoğlu deprem sonrasında ilçesini değerlendirdi:
“Herhangi bir enkazımız yok. Depremden kaynaklı bir yaralı veya can kaybımız yok. Ancak İskenderun gibi yerlerde olan insanlarımızın can kayıpları var; onlara rahmet diliyorum. Erzin, o anlamda şanslı. Hasarlarımız var; az hasarlı, orta hasarlı binalarımız var. Az da olsa ağır hasarlı binalarımız var. Fakat bunlar, 7,7 gibi iki büyük depremin biraz doğal sonucu. Erzin’in özelinden kaynaklanan nedenler de var. Jeolojik yerleşim alanları, tek katlı yapılaşmanın çoğunlukta olması, bizim apartmanlaşmış bölgelerimiz de var.”
Depremde ilçesinde herhangi bir binanın yıkılmadığına dikkat çeken Elmasoğlu, yönetimi süresince çalışma sistemini anlattı:
“Elimizden geldiğince kendi dönemime göre söyleyebilirim. Çünkü yapı stoku sadece benim dönemimde oluşmadı. Kendi dönemimle ilgili çok sayıda vatandaşımızın bazen siyasetten beklentileri oluyor. Diyorlar ki; ‘Belediye başkanı görmesin, duymasın.’ kesinlikle diğer belediye başkanlarını suçlamak istemiyorum. Ben kendi yaşadıklarımı anlatmak istiyorum. Vatandaş görmemenizi, bu tip şeylerin olduğunu söylüyor. Kendi adıma bu konuda hiçbir şekilde taviz vermedim. Buna rağmen yapanlar oldu. Bunlara da yeterli elemanımız olmuyor. Her şeyi takip edemeyebiliyorsunuz. Bunlara işlemlerini yaptık. Yıkım kararı aldık, savcılığa bildirdik.”
Erzin’in tek sırrı imar planı mı?
Yüzlerce yıllık geçmişe sahip Erzin, Amanos Dağları’nın eteğine kurulmuş. Geçen zamanla birlikte büyüyen ilçede yeni yapılar için dağlardan uzak noktalar tercih edilmiş. Zamanında evlerin zeminleri kayalıklarla doldurulmuş. Kendi evini yapan insanlar da kum zemini kayalıklarla doldurmadan inşaat temeli atmamış. Hepsinden önemlisi Erzin’de yüksek katlı binalara oldukça az rastlanıyor. İlçedeki en yüksek katlı binalar 6-8 katlıyken apartmanların çoğu 4 katlı olma özelliğini taşıyor. Ayrıca müstakil ev sayısı da oldukça fazla.
4 yıldır Elmasoğlu’nun yönettiği Erzin’in sakinleri, önceki yönetimlerinin de hassasiyetini vurgulayarak depremi sapasağlam atlatan 60 yıllık binaların dahi olduğunu aktarıyor.
Yer Bilimci Profesör Naci Görür, belediyenin etkisini kabul etmekle birlikte jeolojik özelliklerin de öneminin altını çiziyor:
“Depremlere rağmen ebediyen bu ülkede yaşayacaksak -çünkü depremler bitmeyecek- deprem dirençli yerleşim alanları, kentler yapmamız gerekiyor. Erzin bunun bir örneği. Depreme en büyük hazırlık yerleşim alanlarını deprem dirençli yapmak. Belediye başkanının dediği bu yönüyle doğrudur. Sırf buna bağlamak da mümkün değildir. Bu bölgenin jeolojik yapısı, tektonik konumu ve jeolojik özellikleri de depremden özel bir korunum sağladığı için bunun da bir etkisi var.”
Derleyen: Hatice Bulut