Batı Antarktika’yı sıkıştıran okyanus koyları, Turquet ahtapotunun (Pareledone turqueti) iki farklı popülasyonuna ev sahipliği yapıyor. Bu ahtapotların ortak sırları, gezegenimizin gelecekteki sağlığı için pek iyi şeyler söylemiyor.
Bu yılın başlarında yayımlanan, coğrafi olarak ayrılmış iki ahtapot popülasyonunun yakın tarihli bir DNA analizi, bu ahtapotların bir zamanlar büyük bir ailenin parçası olduklarını gösteriyor.
Bu “doğrudan tarihsel bağlantı”, yaklaşık 125.000 yıl önce, iki körfezi ayıran 2,2 milyon kilometreküplük Batı Antarktika buz tabakasının tamamen deniz seviyesine düşmüş olduğunu gösteriyor.

Hem Weddell hem de Ross Denizlerindeki ahtapot popülasyonlarının genomlarını sıralayan bilim insanları, kabaca 70.000 yıl önce iki popülasyon arasında atalara ait gen akışına dair kanıtlar buldular. Bu da “bir zamanlar Batı Antarktika Buz Levhası boyunca doğrudan bağlantılı olan eski bir deniz yolunun muhtemelen bir kez açıldığını” öne sürüyor.
Araştırmacılar, “Bu ancak, yaklaşık olarak 68 ila 265 bin yıl öncesinde meydana geldiğini tahmin ettiğimiz bir buzullar arası dönemde Batı Antarktika Buz Levhasının tamamen çökmesiyle mümkün.” diye yazıyor.
Bu olay gerçekten olduysa, özellikle bugün küresel sıcaklıklar benzer bir eşiğe ulaştığı için tekrardan meydana gelebilme ihtimali bilim insanlarını endişelendiriyor.
Şu anda bilim insanları, Batı Antarktika’nın iklim krizi nedeniyle tamamen çökme riski altında olup olmadığını gerçekten bilmiyorlar. İklim modellerinde çözülmesi gereken en büyük belirsizliklerden biri bu.
Bazı uzmanlar, 50 yıl öncesine kadar bölgedeki felaket uyarısında bulunurken, sadece 10 yıl önce yapılan diğer iklim modelleri, Antarktika’da yüzyıl içinde önemli bir buz kaybı olmayacağını tahmin ediyordu. Bugünlerde ise bu tahminin ne kadar yanlış olduğu ortaya çıktı.
Bugün, Batı Antarktika’da büyük metropollerin büyüklüğündeki buzdağları çok daha hızlı eriyor.
Bu buzullarından birinin ismi “Kıyamet Buzulu”. Bu ismi almasının nedeni ise eğer erirse sadece kendi başına bile deniz seviyesinin 65 santimetre yükselmesine neden olma ihtimali. İklim bilimciler ise bizi geçtiğimiz günlerde buzulun “tırnaklarıyla” tutunduğu konusunda uyardılar.
Peki bu bölge daha ne kadar uçurumun kenarında sallanmaya devam edecek?
Elbette geçmişteki çöküş, Dünya iklimindeki doğal bir döngüden kaynaklanıyordu. Bugün olduğu gibi insan fosil yakıt emisyonlarının tetiklediği hızlı küresel ısınma neden olmadı.
Batı Antarktika buz tabakasının tamamı insan kaynaklı küresel ısınmadan çökerse ortaya çıkan çevresel felaketi anlamak zor.
Bilim insanları, dünya çapında deniz seviyelerinin 3,3 ila 5 metre yükselebileceğini, küresel olarak okyanuslardaki su sirkülasyonunu bozabileceğini ve kıtaların kıyı şeritlerini büyük ölçüde yeniden şekillendirebileceğini tahmin ediyor.
Yine de en iyimser gelecek modelleri bile hava sıcaklıklarının 2100 yılına kadar 1,2 ila 1,7 °C’ye ulaşacağını tahmin ediyor ve yazarların da belirttiği gibi bu, “potansiyel olarak gelecekteki Batı Antarktika buz tabakasının çökmesinin kırılma noktası demek”.
Şu anda, Antarktika buz tabakasını tutan buz raflarının yarısından fazlası çökmenin eşiğinde ve parçalanırlarsa muhtemelen geri dönüşü olmayan kayıplara yol açabilir.
Turquet’in güney okyanusundaki ahtapotları, uzun süredir kayıp olan aile üyeleriyle yeniden bir araya gelirse, bu, gezegenimizin yanlış sularda olduğu anlamına gelir.
Derleyen: Ceren Korkmaz