- Batı Avustralya kıyılarındaki Abrolhos Adaları’ndan deniz biyologu Taryn Foster, mercan resiflerini canlandırmak için yeni bir yöntem geliştiriyor.
- Bu yöntem, mercan parçalarının özel bir tabana yerleştirilmesini içeriyor ve yapay zeka destekli iş birlikçi robotlar da kullanılarak süreç hızlandırılıyor.
- Mercan restorasyonu çalışmaları, iklim değişikliği nedeniyle tehdit altındaki mercan resiflerini koruma amacı taşıyor ve bu alandaki ilerlemeler umut vadeden sonuçlar veriyor.
Batı Avustralya kıyılarındaki Abrolhos Adaları’ndan deniz biyologu Taryn Foster, “Bu bölge, dünyanın gerçekten özel bir parçasıdır. Burada palmiye ağaçları veya tatlı bitki örtüsü bulunmamakla birlikte, su altında tüm bu tropik mercan ve balık türlerini görmek mümkün.” dedi.
Mercanlar, genellikle tropikal sularda yaşayan ve denizden kalsiyum karbonat çıkararak sert bir dış kabuk oluşturan polip adı verilen hayvanlardan biri. Bu sert kabuklar, zaman içinde birikerek günümüzdeki resifleri oluşturuyor.
Mercan resifleri deniz tabanının sadece %0,2’sini kaplasa da deniz canlılarının dörtte birinden fazlasına yaşam alanı sağlıyor. Ancak bu canlılar, ısınma ve asitlenme gibi faktörlere karşı hassas oldukları için son yıllarda hastalıklara ve ölümlere karşı savunmasız hâle geldi.
Zarar gören mercanlar, Foster’ın ilk elden tanık olduğu ağartma olarak bilinen bir süreçle beyaza dönüşüyor. Küresel Mercan Resifleri İzleme Ağına göre su sıcaklığındaki 1,5 derecelik bir artış, dünya resiflerinin %70 ila %90’ında kayıplara yol açabilir. Bazı bilim insanları, 2070 yılına kadar resiflerin tamamen yok olacağını düşünüyor.

Mercan restorasyon çalışmaları, genellikle fidanlıklarda yetiştirilen küçük mercanların hasarlı resiflere nakledilmesini içeriyor. Ancak bu çalışma, yavaş ve maliyetli olabiliyor. Ayrıca risk altındaki resiflerin yalnızca bir kısmı yardım alabiliyor.
Taryn Foster, Abrolhos Adaları’ndaki sığ sularda, resifleri daha hızlı canlandırabileceği bir sistem üzerinde çalışıyor. Bu sistem, mercan parçalarının özel bir tabana yerleştirilmesini içeriyor. Tasarlanan bu tabanlar, daha sonra gruplar hâlinde deniz tabanına yerleştiriliyor.

Oluklu ve saplı düz bir disk şeklinde olan ve kireç taşı tipi bir betondan yapılan tabanı tasarlayan Foster, “Makul bir fiyata seri olarak üretebileceğimiz bir şey olmasını istedik. Bununla birlikte, bir dalgıç ya da uzaktan kumandalı bir araç tarafından kolayca yerleştirilebilmeliydi.” diye açıklıyor.
Şu ana kadar elde edilen sonuçlar, oldukça umut verici. Foster, “Mercan iskeletlerimizin farklı prototiplerini yerleştirdik ve bunları dört farklı tür üzerinde test ettik. Hepsi büyüme açısından çok başarılı oldu” dedi.

Foster, bu teknolojiyi hızlandırmayı umarak San Francisco merkezli mühendislik yazılım firması Autodesk ile bir ortaklık kurdu. Araştırmacılar, iş birlikçi robotları (cobot) kontrol etmek için bir yapay zeka eğitiyor.
Robotik kollar, mercan parçalarını tohum tıkaçlarına aşılayabiliyor veya yapıştırabiliyor. Diğer robotlar ise bunları deniz tabanına yerleştiriyor ve nasıl sabitleneceğine karar vermek için görüş sistemlerini kullanıyor.

Autodesk’te kıdemli baş araştırma bilimcisi olan Nic Carey, “Aynı tür içinde bile her mercan parçası farklı, bu nedenle robotların bu değişkenliği tanıması ve ele alması gerekiyor. Şimdiye kadar mercan şekillerindeki değişkenliği idare etmekte oldukça başarılı oldular.” dedi.
Derleyen: Ayça Ayaz