- Hayvanların kendilerini aynada tanıyıp tanımadığını araştıran çalışmalar, 1970’te şempanzelerle başladı ve bazı türlerin kendilerini tanıyabildiği; bazılarının ise tanıyamadığı karışık sonuçlar elde edildi.
Aynalar kullanılarak hayvanların kendilerini tanıma konusundaki araştırmalar 1970 yılında şempanzelerle başladı ve o zamandan beri karıncalar, manta vatozları, Afrika gri papağanları ve daha birçok türü içerdi. Birkaç tür aynada kendini tanıyabilse de çoğu tanıyamadı ve bazıları belirsiz davranışlar sergiledi. Bu karışık sonuçlar, testin hayvan bilişini anlamadaki yararlılığı konusunda tartışmalara yol açtı.
Primatolog Frans de Waal’a göre bir hayvanın ayna testini geçebilmesi için eğitim veya ödül olmadan vücudundaki görsel bir işareti kendiliğinden incelemesi gerekiyor ki birçok çalışma bu kriteri karşılayamadı.
1970’teki orijinal deney, kırmızı boya ile işaretlenmiş dört anestezili şempanzeyi içeriyordu. Şempanzeler uyandıklarında, aynadaki işaretleri inceleyerek kendilerini tanıdıklarını gösterdiler. Bu “işaret testi” şimdi ayna öz-farkındalığının kesin bir göstergesi olarak kabul ediliyor.
Orangutanlar ve bonobolar gibi diğer büyük maymunlar da testi geçti ancak goriller için sonuçlar belirsiz kaldı. Maymunlar genellikle yansımalarını başka bir hayvan olarak görüyor ancak bazı çalışmalar, yoğun eğitimden sonra kendilerini tanıyabileceklerini öne sürerek bu bulguların geçerliliği hakkında sorular ortaya çıkardı.
Bronx Hayvanat Bahçesi’ndeki bir Asya fili, 2024’te yapılan bir çalışmanın farelerin de kendilerini tanıyabileceğini öne sürmesine kadar, testi ikna edici bir şekilde geçen tek karasal memeliydi.
Yunuslar, hem aynalar hem de videolar kullanılarak yapılan çalışmalarda öz-farkındalık gösterdiler. 2008’de Avrasya saksağanları, ayna öz-farkındalığını gösteren ilk memeli olmayan hayvanlar oldu; onları eğitilmiş güvercinler ve 2022’de vahşi Adélie penguenleri takip etti.
Düşük dereceli hayvanların sonuçları özellikle tartışmalı; örneğin karıncalar ve bazı balık türleri öz-farkındalığı gösteren davranışlar sergilediler.
2024 fare çalışması, farelerin aynalarda görülebilen işaretleri çıkardığını ve belirli beyin hücrelerini aktive ettiğini buldu. Bu da öz-farkındalığın potansiyel bir sinirsel temelini gösteriyor ancak, bazı zeki hayvanların (örneğin, Afrika gri papağanları) testi geçememesi, basit organizmaların ise geçmesi, testin gerçek öz-farkındalığı göstermek konusundaki etkinliği hakkında sorulara yol açtı.
Bilişsel psikolog Ellen O’Donoghue, öz-farkındalığın muhtemelen hepsi ya da hiçbiri şeklinde değil; bir spektrumda var olduğunu ve ayna testinin bu karmaşık özelliğin sadece bir yönünü ölçtüğünü belirtti.
Derleyen: Eliz Canyurt