- Yeni APS2 kan testi, alzheimerı %91 doğruluk oranıyla tespit ederek doktorlardan %30 daha iyi sonuçlar sağlıyor.
- Alzheimer’ın erken teşhisinde kullanılan yeni kan testi, doktor muayenelerine kıyasla %91 doğruluk oranıyla dikkat çekiyor.
- Kandaki önemli proteinlerin seviyelerini ölçen yeni bir test, mevcut doktor değerlendirmelerinden daha yüksek başarı sağlıyor.
Kandaki önemli proteinlerin seviyelerini ölçen yeni bir test, hastalığın erken evresinde olan kişilerde alzheimer hastalığını tespit etmede doktor değerlendirmelerinden çok daha isabetli sonuçlar veriyor.
APS2 (Amiloid Olasılık Skoru 2) adı verilen test, hafif bilişsel gerileme veya erken bunama yaşayan kişilerde Alzheimer teşhisinde %91 doğruluk oranına ulaşırken, aynı hastaları muayene eden birinci basamak doktorlarının başarı oranı da %61 olarak ölçüldü.
Henüz rutin kullanım için onaylanmayan test, Forest Hills, NY’deki Northwell Health’te geriatrik acil tıp direktörü olan Dr. Teresa D’Amato tarafından “çok heyecan verici” olarak değerlendirildi.
Bulgular, 28 Temmuz’da “Journal of the American Medical Association”da yayımlandı.
D’Amato, yeni testin, teşhis testlerinin ilk turu olarak “mükemmel” bir seçenek olabileceğini belirtti, çünkü testin oldukça doğru göründüğünü ifade etti. Alzheimer’ı erken evrelerinde yavaşlatan ilaçların yakın zamanda ortaya çıkması, daha kolay ve doğru bir teşhis testi arayışını daha acil hale getirdi.
Araştırmaya eşlik eden bir başyazı yazan demans uzmanlarından oluşan bir ekip, alzheimer için doğru ve kolay uygulanabilir bir kan testinin büyük bir değişiklik yaratabileceğini belirtti.
“Alzheimer tanısı koymak, özellikle birinci basamakta oldukça zordur. Birinci basamak hekimlerinin erken ve doğru tanı koymalarına yardımcı olmak için güvenilir bir kan testine sahip olmak şarttır” dedi.
Yazarlar arasında Brown Üniversitesi’nden Dr. Stephen Salloway, Avustralya Melbourne Üniversitesi’nden Dr. Christopher Rowe ve Kansas Üniversitesi Tıp Merkezi’nden Dr. Jeffrey Burns yer aldı.
Yeni test, İsveç’in Malmö kentindeki Skane Üniversite Hastanesi ve Lund Üniversitesi’nden Dr. Sebastian Palmquist liderliğindeki bir ekip tarafından geliştirildi.
D’Amato, “Bu kişileri olası tedaviye uygun hale getirmek için alzheimerı çok erken teşhis etmek gerçekten önemli hale geliyor” dedi.
Test, beyinde birikmesi uzun zaman alan alzheimerın ayırt edici özelliği olan iki tür proteinin göreceli kan seviyelerine dayanıyor, bunlar: “tau yumakları” ve “amiloid plakları”.
Çalışmada, “bilişsel semptomlar” yaşayan ve yaş ortalaması 74 olan 1.213 hasta standart bir birinci basamak hekim muayenesi ya da APS2 testi kullanılarak değerlendirildi. Genel olarak %23’ünde “öznel bilişsel gerileme”, %44’ünde “hafif bilişsel bozukluk” ve %33’ünde halihazırda demans teşhisi konmuştu.
Hastalar, BT (Bilgisayarlı Tomografi) taramaları ve bilişsel testlerin yanı sıra standart, uluslararası kabul görmüş kriterlere dayanan hekimler tarafından değerlendirildi.
Hastalara ayrıca APS2 kan testi yapıldı
Bu tarama yöntemlerinin her birinden elde edilen sonuçlar, alzheimer için “altın standart” testlerle (beyin omurilik sıvısı testleri ve beyinde amiloid ve tau arayan PET taramaları) karşılaştırıldı.
Palmquist’in grubuna göre, birinci basamak doktorlarının %61’lik doğruluk oranına kıyasla APS2, hastalarda alzheimer hastalığını tespit etmede %91 doğruluk oranı sağladı. Kan testi, demans uzmanlarını bile geride bıraktı. Kan testinin %91’lik doğruluğuna kıyasla teşhislerinde %73 oranında doğru sonuçlar verdi.
Testin ölçtüğü iki proteinden “tau”nun, alzheimer hastalığının teşhisinde açık ara “en önemli” belirleyici olduğu görüldü. Aslında ekip, tek başına tau proteini ölçümlerine bakmanın alzheimer hastalığının teşhisinde %90 doğruluk sağladığını tespit etti.
Kan testi ile ilgili bazı sorular
- Test doktor muayenehanelerinde kullanılabilecek kadar ekonomik olacak mı?
- Kullanım için FDA onayı alacak mı?
- APS2 testi, geliştirilmekte olan diğer alzheimer kan taramaları tarafından gölgede bırakılacak mı?
“Bu çalışma, alzheimer hastalığının son derece hassas kan ölçümlerinin birinci basamak da dahil olmak üzere kliniğin karar verme sürecine entegre edilebileceğine ikna edici bir şekilde ortaya koyuyor. Bir doktor, bilişsel gerilemenin diğer tüm nedenlerini elemek için normalde yapacağı tüm kan testlerini yapar ve buna ek olarak amiloid, tau ve kan arayan bu yeni kan testlerini gönderir. Bu testler de bir tarama muayenesi olabilir.”
D’Amato, “Bunun kullanılmasını öngördüğümüz yol, bir kişinin bilişsel gerileme ile doktoruna gelmesidir” diye açıkladı. “Bence doğru kullanılırsa, alzheimerı daha erken teşhis etmek için heyecan verici bir yardımcı olabilir” dedi.
Ancak Palmquist’in ekibi, kan testinin alzheimerın gelişiminin erken safhalarında tanı koymanın tek yolu olamayacağını vurguladı çünkü Alzheimerın beyinde gelişmesi yıllar alabilir ve erken Alzheimera benzeyen semptomlar başka koşullardan da kaynaklanabilir.
Çalışmanın yazarları, “Pozitif bir Alzheimer hastalığı biyobelirtecinin (testinin) yanlış yorumlanması, nispeten yaygın alzheimer dışı hastalık durumlarının eksik teşhisine yol açabilir” açıklamasında bulundu.
Derleyen: Dilan Gicgel