- Bilim insanları, A vitamini seviyelerini beş kat artıran genetik olarak tasarlanmış bir “altın marul” geliştirdi.
- Bu marul, beta-karotenin depolanmasını artırarak hem sarı bir ton kazanıyor hem de besin değerini yükseltiyor.
- A vitamini eksikliği, dünya genelinde milyonları etkileyen ciddi bir sağlık sorunu olduğundan bu yenilik beslenme durumunu iyileştirmek için umut verici bir çözüm sunuyor.
Bilim insanları bağışıklık işlevi, görme ve büyüme için kritik bir besin maddesi olan A vitamini seviyelerini beş kat artırılmış genetik olarak tasarlanmış bir “altın marul” geliştirdi. İspanya’daki Valencia Politeknik Üniversitesi (UPV) tarafından yürütülen bu yenilikçi çalışma, gelecekte diğer sebzelerin besin profillerini artırabilecek bir yöntemi de gösteriyor.
Geliştirme süreci, marulda (Lactuca sativa) vücutta A vitaminine dönüşen kırmızı-turuncu bir pigment olan beta-karotenin artırılmasını içeriyordu. Genellikle beta-karoten, bitkinin fotosentez merkezleri olan kloroplastlarda depolanıyor ancak aşırı veya yetersiz seviyeler, kloroplastların işlevini bozabiliyor ve bitkiye zarar verebiliyor. Bu sorunu aşmak için araştırmacılar, fotosenteze zarar vermeden beta-karotenin diğer hücresel bölümlerde depolanmasını sağlamak için yenilikçi stratejiler geliştirdi.
Anahtar yöntemler, bazı kloroplastları pigmentlerin depolandığı kromoplastlara dönüştürmek için crtB adlı bir bakteriyel enzimin geninin tanıtılmasını içeriyordu. Ayrıca, bitkiler yüksek yoğunluklu ışık tedavilerine maruz bırakıldı; bu da plastoglobül oluşumunu teşvik ederek beta-karotenin birikimini ve biyoyararlanımını artırdı. Biyoyararlanım, besin maddelerinin bağırsaklarda ne kadar verimli bir şekilde emilebildiğini ifade ediyor.
Bu genetik olarak değiştirilmiş marul, artan beta-karoten içeriği sayesinde sarı bir ton kazanmakla kalmıyor, aynı zamanda önemli sağlık sorunlarına da yanıt veriyor. 2023 tarihli bir çalışma, dünya genelinde milyonları etkileyen A vitamini eksikliğinin, xerophthalmia gibi ciddi sağlık sorunlarına ve yetersiz beslenmiş çocuklarda artan ölümlere yol açabileceğini vurgulamıştı.
Araştırmacılar, “gizli açlık” veya mikro besin eksikliğinin hâlâ acil bir sorun olduğunu vurgulayarak bu gelişmenin dünya genelindeki savunmasız nüfusların beslenmesini iyileştirmek için umut verici bir yol sunduğunu belirtiyor.
Derleyen: Eliz Canyurt