King’s College London araştırması, kivi, çavdar ekmeği ve magnezyum takviyeleri gibi şaşırtıcı besinlerin kronik kabızlıkla mücadelede liften daha etkili olabileceğini ortaya koydu.
Detaylar haberimizde…


Bilim, Lif Efsanesini Sorguluyor
Yıllardır “daha çok lif tüketin” önerisi, kabızlıktan muzdarip milyonlarca insanın ilk duyduğu tavsiye oldu. Ancak İngiltere’deki King’s College London bilim insanlarının yürüttüğü kapsamlı bir araştırma, bu alışılmış yaklaşımı sarsacak sonuçlara ulaştı.
Yeni yayımlanan bulgular, kivi, çavdar ekmeği ve mineral açısından zengin suların kronik kabızlığı hafifletmede dikkate değer bir rol oynayabileceğini gösteriyor. Ayrıca psyllium (keten tohumu kabuğu), belirli probiyotik türleri ve magnezyum oksit takviyelerinin de bağırsak hareketlerini düzenlemede etkili olduğu tespit edildi.

En çarpıcı sonuçlardan biri ise, uzun süredir önerilen yüksek lifli diyetlerin ve sinameki (senna) bazlı bitkisel takviyelerin etkinliğini destekleyen bilimsel kanıtların oldukça zayıf bulunması oldu.
Kabızlık İçin İlk Kanıta Dayalı Beslenme Rehberi
Araştırmadan elde edilen bulgular, yetişkinlerde kronik kabızlık yönetimi için hazırlanan ilk kanıta dayalı beslenme rehberi niteliğinde. Rehber, The Journal of Human Nutrition & Dietetics ile Neurogastroenterology & Motility dergilerinde eş zamanlı yayımlandı ve Britanya Diyetetik Derneği (BDA) tarafından resmi olarak onaylandı.
Amaç, sağlık profesyonellerinin —doktorlardan diyetisyenlere, hemşirelerden aile hekimlerine kadar— kabızlık tedavisinde artık daha bilimsel, hedefe yönelik bir yaklaşım benimsemesini sağlamak. Aynı zamanda bireylerin de, yalnızca lif miktarına odaklanmak yerine daha bilinçli ve etkili beslenme stratejileriyle kendi semptomlarını yönetebilmesi hedefleniyor.
Kronik Kabızlık: Görmezden Gelinen Bir Sorun
Kronik kabızlık, yalnızca sindirim sistemiyle ilgili bir rahatsızlık değil; kişinin yaşam kalitesini düşüren, psikolojik ve ekonomik etkileri olan ciddi bir sağlık sorunu. Uzmanlara göre dünya genelinde her beş yetişkinden biri bu problemle düzenli olarak karşılaşıyor.
Buna rağmen, bugüne kadar yayımlanan klinik rehberler çoğunlukla “daha çok su iç, daha çok lif tüket” tavsiyeleriyle sınırlı kaldı. Ancak King’s College ekibi, bu kalıpların ötesine geçerek 75’ten fazla klinik denemeyi analiz etti.
Ekipte diyetisyenler, beslenme uzmanları, gastroenterologlar, bağırsak fizyologları ve pratisyen hekimler yer aldı. İncelemeler sonucunda 59 somut öneri ve 12 öncelikli araştırma alanı belirlendi.
Gerçekten Ne İşe Yarıyor?
Araştırmanın başyazarı, King’s College London Beslenme Bilimleri Bölümü’nden Dr. Eirini Dimidi, bulguların kabızlık tedavisinde ezberleri bozduğunu söylüyor:
“Kronik kabızlık, kişinin günlük yaşamını ve sosyal ilişkilerini bile etkileyebilir. Biz bu çalışmayla, hangi beslenme yaklaşımlarının gerçekten işe yaradığını ve hangilerinin bilimsel desteğe sahip olmadığını gösterdik. Eğer bu sorun diyet değişikliğiyle hafifletilebilirse, insanlar hem daha az ilaca ihtiyaç duyar hem de yaşam kalitelerini ciddi biçimde artırabilir.”
Yeni rehber, dışkılama sıklığı, kıvamı, ıkınma düzeyi ve yaşam kalitesi gibi somut göstergelere odaklanıyor. Ayrıca, sağlık profesyonellerinin rehberi klinik ortamlarda daha kolay uygulayabilmesi için pratik bir dijital araç da geliştirildi.
Beslenmede Yeni Bir Dönem Başlıyor
Araştırmanın kıdemli yazarı ve King’s College London Diyetetik Profesörü Kevin Whelan, rehberin yalnızca İngiltere için değil, dünya çapında bir referans noktası olacağını vurguladı:
“Bu rehber, sağlık çalışanlarına ve hastalara kabızlığı beslenme yoluyla yönetme konusunda somut bir yol haritası sunuyor. Artık insanlar en güncel bilimsel kanıtlara dayalı, kişiye özel beslenme önerileriyle semptomlarını hafifletebilecek. Bu, milyonlarca insanın yaşam kalitesini iyileştirebilecek bir dönüm noktası.”
Daha Fazla Araştırma Şart
Yine de araştırma ekibi, mevcut çalışmaların çoğunun kalitesinin düşük olduğunu ve daha kapsamlı klinik deneylere ihtiyaç duyulduğunu vurguluyor. Dr. Dimidi, “Lifli beslenme genel sağlığa faydalı olsa da, kabızlık özelinde etkili olduğuna dair güçlü kanıt yok. Yeni stratejiler umut verici, ancak neyin işe yaradığını kesinleştirmek için yüksek kaliteli araştırmalara acil ihtiyaç var,” diyor.
Sonuç: Bilim, Basit Gerçekleri Yeniden Yazıyor
Kivi, çavdar ekmeği, probiyotikler ve magnezyum takviyeleri gibi basit besinlerin kabızlığa karşı güçlü bir silah olabileceği artık bilimsel olarak ortaya kondu. Bu da gösteriyor ki, bazen çözüm, yıllardır önerilen “daha fazla lif” sloganının ötesinde, vücudun ihtiyaç duyduğu dengeyi yakalamakta gizli olabilir.






