Dünya Kupası öncesinde Katar, turnuva tarihinde ilk karbon-nötr etkinliğini gerçekleştirme sözü verdi ancak iklim savunucuları, sürdürülebilirlik iddiaları konusunda ciddi şüpheler ortaya koydu. Peki, Katar verdiği sözü yerine getiriyor mu?
Katar’da yaşanan otel odası problemi nedeniyle on binlerce ziyaretçi, Birleşik Arap Emirlikleri de dahil olmak üzere komşu Körfez ülkelerinde konaklıyor. Taraftarları futbol maçlarına götürmek için Katar’ın başkenti Doha’ya günde yaklaşık 500 uçuşun gerçekleştiği bir servis kuruldu. Sadece BAE’den Dubai’ye, her gün yaklaşık 120 uçuş gerçekleştiriyor.
Taraftarların ev sahibi ülkeye uçakla götürülmesinin çevreye verdiği zararlar inceleme altına alındı.
Paris merkezli karbon ölçüm firması Greenly, turnuva başladığından bu yana servis uçuşlarının her gün 6,000 ila 8,000 ton arasında karbondioksit (CO2) emisyonuna yol açtığını tahmin ediyor. Carbon Market Watch adlı sivil toplum kuruluşundan Khaled Diab, servis uçuşlarının devasa sayısının, organizatörlerin turnuva sırasında uçuşları en aza indirme vaadini baltaladığını söylüyor. Diab, ‘‘Bu kadar çok stadyumun küçük bir coğrafi alanda toplanmasının gerekçelerinden biri de hava yolculuğuyla ilgili emisyonların azaltılmasına yardımcı olmaktı.’’ diye ekliyor.
Dünya Kupası’nın 1,2 milyondan fazla ziyaretçi çekmesi bekleniyordu ancak Katar’da sadece 30 bin otel odası vardı ve bunların %80’i futbol takımları, yetkililer ve sponsorlar için FIFA tarafından önceden rezerve edilmişti. Organizatörler, konaklama alternatiflerini artırmak için boş apartman dairelerinde, villalarda, taraftar evlerinde ve çölde geleneksel tarzda çadırlarda ortak odalar sundu fakat bu seçeneklerin oldukça pahalı olduğu ortaya çıkınca birçok taraftar başka yollar aramak zorunda kaldı.
Dubai Spor Konseyi, taraftarla dolup taşan şehrin turnuva süresince bir milyon ek ziyaretçi alacağını tahmin ediyor. Servis uçuşları, yolcuların Katar’daki bir maça katılmak ve geri dönmek için Dubai’den veya diğer Körfez ülkelerinden aynı gün gidiş-dönüş uçuş rezervasyonu yapmalarına olanak tanıyor. Özel jetler ve kiralık uçaklar da büyük talep görüyor ve her gün bölgenin dört bir yanından Katar’a yüzlerce uçak iniyor.
Uçak kullanımının turnuvayı karbon-nötr hâle getirme vaadinin hiçbir zaman ciddi olmadığının bir göstergesi olduğunu belirten Diab, ‘‘Eğer isteselerdi komşu ülkelerden araç getirmek gibi başka çözümler bulabilirlerdi.’’ dedi.
Ancak Katar, aldığı kararları savundu; Dünya Kupası Organizasyon Komitesi Sözcüsü, servis hizmetinin “Katar’daki FIFA Dünya Kupası’na verimli doğrudan uçuşlar” sağladığını söyledi. Direkt uçuşların, aktarmalı uçuşlara kıyasla karbon açısından çok daha verimli olduğunu, aynı zamanda turnuvanın kompakt yapısı nedeniyle iç hat uçuşlarının taraftarlar tarafından kullanılmayacağını da sözlerine ekledi. Katar, servis uçuşlarından kaynaklanan emisyonları etkinliğin genel karbon ayak izinin bir parçası olarak saymayı planlıyor. Organizatörler Dünya Kupası’nın 3,6 milyon ton karbondioksit üretmesini ve bunun %52’sinin seyahatlerden kaynaklanmasını öngörüyor.
Bağımsız araştırmacılar, bu rakamın büyük ölçüde hafife alındığını söylüyor. Greenly CEO’su Alexis Normand, nihai sayının en az %70 daha yüksek olacağına inanıyor. Normand, 2022 turnuvasının “şimdiye kadarki en emisyonlu turnuva” olacağını söylüyor ve ekliyor: “Bu Dünya Kupası’nın karbon-nötr olduğunu düşünmek bir hayal.”
Turnuvayı karbon-nötr hale getirmek için organizatörler güneş enerjisiyle çalışan stadyum havalandırması, emisyonları dengelemek için karbon kredileri satın alma ve yapı malzemesi olarak nakliye konteynerleri kullanma gibi girişimleri duyurdular. Katar, Dünya Kupası için yedi yeni stadyum inşa etti. Bunlardan biri olan 974 numaralı stadyum, nakliye konteynerleri ve modüler çelikten yapıldı. Turnuvadan sonra yıkılacak, diğerleri ise kalacak.
Karbon ayak izlerini hesaplarken organizatörler, bu stadyumların önümüzdeki on yıllar boyunca anlamlı bir şekilde kullanılacağını ve inşaatlarıyla ilişkili emisyonların sadece küçük bir kısmını kendilerine tahsis ettiklerini söylüyorlar. Normand, bunun oluşan emisyonların gerçek büyüklüğünü hafife aldığını söylüyor. Ayrıca organizatörlerin, tamamen sertifikalandırılmamış projelerden emisyonları dengelemek için karbon kredisi satın almaya güvendiklerini söylüyor. Bu stratejilerin gelecekte değişmesi gerektiğini söyleyen Normand, “Bu büyük spor etkinliklerine karbonu azaltmaya yatırım yapmak için bir fırsat olarak bakılması gerekiyor, tersi değil.’’ açıklamasında bulundu.