Kaliforniya San Francisco Üniversitesi’ndeki (UCSF) araştırmacılar devrim yaratabilecek bir yeniliği duyurdular. “Hücresel yapıştırıcı” adı verilen madde sayesinde laboratuvar ortamında organ üretilebileceği ve cerrahi işlemlerle müdahale edilemeyecek kadar hasar görmüş sinirleri yeniden yapılandırılabileceği iddia ediliyor.
Temel olarak ekip, insan vücudundaki hücreleri birbirlerine bağ kurmaya ikna etmek için manipüle edebilen bir dizi sentetik molekül tasarladı. “Hücresel yapıştırıcı” olarak adlandırılan bu molekül, hücrelerin içinde ve çevresinde doğal olarak bulunan ve dokularımızın, sinirlerimizin ve organlarımızın yapılandırılma ve birbirine tutturulma şeklini farkında olmadan belirleyerek hareket ediyor.
UCSF’nin Hücre Tasarım Enstitüsü’nde araştırmacı Adam Stevens yaptığı açıklamada, “Örneğin cildiniz gibi bir dokunun özellikleri, büyük ölçüde farklı hücrelerin içinde nasıl organize edildiğine göre belirlenir. Bu hücre organizasyonunu kontrol etmek için yollar geliştiriyoruz. Böylece dokuları sahip olmalarını istediğimiz özelliklerle sentezleyebilmeyi amaçlıyoruz.” dedi.
Doktorlar bu yapışkan maddeyi hastaların yaralarını onarmak, tahrip olduğu düşünülen sinirleri yeniden büyütmek ve hatta potansiyel olarak hastalıklı akciğerleri, karaciğerleri ve diğer hayati organları yenilemek için uygulanabilir bir mekanizma olarak kullanmayı amaçlıyor. Ayrıca hızla tükenmekte olan donör organ krizinin hafifletilmesine yardımcı olacağı düşünülüyor. Yetkililere göre ABD’de her gün 17 kişi organ nakli için bekleme listesindeyken hayatını kaybediyor ve her 10 dakikada bir bu listeye bir kişi daha ekleniyor.
Stevens, “Çalışmamız, hangi hücrelerin ne şekilde etkileşime gireceğini belirleyen esnek bir moleküler yapışma kodunu ortaya koyuyor. Artık bunu anlamaya başladığımıza göre hücrelerin doku ve organlarda nasıl bir araya geleceğini yönlendirmek için bu kodu kullanabiliriz. Akciğer veya karaciğer gibi katı organlarda, hücrelerin çoğu oldukça sıkı bir şekilde bağlanmış olacaktır.”
Bu tür bir özelleştirmeyi mümkün kılmak için araştırmacılar hücresel yapıştırıcılarına iki önemli bileşen eklediler. İlk olarak, molekülün bir kısmı reseptör görevi görüyor. Hücrenin dışında kalarak hangi hücrelerle etkileşime girmesine izin verileceğini belirliyor. İkincisi ise bağ gücü ayarlayıcısı. Bu bölüm hücre içinde bulunuyor. Ekip, bu iki özelliğin karıştırılıp eşleştirdiğinde, çeşitli şekillerde bağlanmaya hazır bir dizi hücre yapışma molekülü oluşturabileceğini söylüyor.
UCSF Hücre Tasarım Enstitüsü Direktörü Wendell Lim yaptığı açıklamada, “Hücreleri, hangi hücrelerle etkileşime girdiklerini gösterecek ve bu etkileşimin doğasını kontrol etmemize izin verecek şekilde tasarlayabildik.” dedi. Aslında ekip, potansiyel molekül yelpazesinin tıbbi çalışmaların akademik aşamasını da bilgilendirebilecek kadar geniş olduğunu söylüyor. Örneğin araştırmacılar, insan vücudunun bir bütün olarak anlaşılmasını derinleştirmek için sahte dokular yapabilirler.Derleyen: Deniz Akbulut