Dr. Amir Amedi başkanlığındaki Reichman Üniversitesi Beyin Biliş ve Teknoloji Enstitüsü araştırmacıları tarafından yapılan yeni bir çalışma, beyindeki görsel navigasyon alanlarının ses kullanılarak aktive edilebileceğini gösterdi. Eğitimden sonra görsel bilgi yerine ses bilgisi kullanılarak labirentlerden geçildiğinde, görsel navigasyon alanları aktive edildi.
Bu bulgunun, Nobel Ödüllü ”Kritik Dönemler Teorisi”ni çürütmesi ve Alzheimer hastalığını potansiyel olarak tespit etmek ve önlemek için bilişsel eğitim konusunda yeni yollar sağlaması gibi çok sayıda heyecan verici sonucu bulunuyor.
Ekip, geçtiğimiz yıllarda insan beyninin işleyişiyle ilgili geleneksel kanılara meydan okuyan bir dizi çalışma yürüttü; beynin yaygın olarak kabul edilen duyulara göre bölünmesi (görme alanı, işitme alanı vb…) yerine görevlere göre bölündüğünü iddia etti. Bu çalışmalarda, duyusal bilgiyi bir duyudan başka bir duyuya aktaran olağanüstü araçlar olan Duyusal İkame Cihazları (SSD’ler) kullanıldı.
SSD’ler, görsel bilgileri seslere dönüştürerek görme engelli bireylerin “görmesine” yardımcı olabiliyor. Eğitimin ardından bireyler; sesle temsil edildiğinde şekilleri, nesnelerin yerlerini, kelimeleri, harfleri ve hatta yüzleri tanımlayabiliyor. SSD’lerle ilgili eğitimin 40’lı-60’lı yaşlardaki insanlar üzerinde bile etkili olduğu ortaya konuldu.
Klasik Kritik Dönemler Teorisi, duyuların yalnızca yaşamın erken dönemlerinde yani çocukluk döneminde görüntülere, seslere vb. maruz kalma yoluyla geliştirilebileceğini öne sürüyor. SSD’lerin yetişkinlikte de etkili bir eğitim için kullanılabilmesi, Kritik Dönemler Teorisi’nin gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Bunu en uç noktaya taşıyan bu araştırma grubu, beynin bu eğitim yoluyla yeniden programlanabileceğini, böylece beyindeki görsel alanların sıfır görsel deneyime sahip kişilerde bile etkinleştirilebileceğini gösterdi.
SSD’ler araştırmacılara, ilgili bilgi başka bir duyudan geldiğinde farklı beyin bölgelerinin nasıl tepki verdiğini gözlemlemek için benzersiz fırsatlar sunuyor. Bu yeni çalışmada araştırmacılar, fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme (fMRI) kullanarak SSD kullanımının beynin görsel retinotopik olarak organize olmuş bölgeler üzerindeki etkisini, bu durumda özellikle görsel navigasyon ve hareket algısından sorumlu olan Alan V6’yı incelediler.
Bu çalışmanın sonuçları, görsel çevreyle ilgili uzamsal bilgileri sesler aracılığıyla ileten bir SSD olan EyeCane ile kısa süreli eğitim sayesinde, doğuştan kör olan kişilerin bile Alan V6’da seçici aktivasyon geliştirebileceğini gösteriyor.
Çalışma, yıllar ya da ömür boyu süren körlüğe rağmen doğru teknolojiler ve eğitim kullanıldığı takdirde beynin görsel görevleri ve özellikleri işleme potansiyeline sahip olduğu fikrini destekliyor. Çalışmada ayrıca bölgenin egosantrik navigasyondan sorumlu motor nöronlar içerdiği de tespit edildi. Daha da önemlisi, bu çalışmadan elde edilen bulguların Alzheimer hastalığının tespiti ve önlenmesinin güçlendirilmesi için etkileri olabilir.
EyeCane SSD kullanan doğuştan kör katılımcılarda görüldüğü gibi V6’nın görsel deneyim olmaksızın navigasyon için seçiciliğini geliştirebilmesi, ileri yaştaki bireyler veya hafif bilişsel bozukluğu olanlar gibi Alzheimer hastalığı riski taşıyan bireylerde navigasyon yeteneklerini eğitmenin ve geliştirmenin yolları olabileceğini düşündürüyor.
Çalışma, Current Biology dergisinde yayımlandı.
Derleyen: Nazlı Koyuncu