Candida auris adı verilen bir mantar türü, ABD’deki hastanelerde ve bakım evlerinde hızla yayılıyor. Bu durum son derece endişe verici çünkü bu mantar türü birçok ilaca karşı dirençli ve bu, mantar enfeksiyonunu tedavisi en zor enfeksiyonlardan biri hâline getiriyor.
İlk vakanın 2016 yılında tespit edilmesinden bu yana mantar enfeksiyonu, ülkenin 50 eyaletinin yarısına yayılmış durumda. Yeni bir rapora göre enfeksiyonlar, 2019 ile 2021 yılları arasında önceki vakaların üç katına çıktı.
Candida auris, hakkında birden fazla uluslararası sağlık uyarısı verilmiş ilk mantardır ve maya mantarlarına mensuptur. Bu mantar, ilk kez 2009 yılında Japonya’da tanımlanmasından bu yana Birleşik Krallık da dâhil olmak üzere, 30’dan fazla ülkede tespit edildi.
Bağırsaklarda büyümeyi seven diğer birçok Candida türünün aksine bu mantar, ciltte büyümeyi tercih ediyor. Mantar, ciltte yayıldığı zaman döküntülere de neden olabileceği için ortak eşya kullanımı ile salgına neden olabiliyor.
Bir mantar enfeksiyonunun kişiden kişiye yayılması alışılmadık bir durum, ancak Candida auris enfeksiyonları bu şekilde yayılıyor. Özellikle, insanların genel olarak mantar enfeksiyonlarına yakalanma riskinin daha yüksek olduğu yoğun bakım ünitelerinde ve bakım evlerinde salgınlar meydana gelebilir. Yüzeylerde birkaç hafta yaşayabilen mantardan kurtulmak zor olsa da mantarın yayılmasını sınırlandırmak, gelişmiş temizlik ve sık el yıkama ile mümkün olabilir.
Cildinde Candida auris kolonizasyonuna maruz kalan çoğu insan bu mantar yüzünden hastalanmaz, hatta mantarın orada olduğunu bile fark etmeyebilir. Bu mantar, cerrahi yaralardan ya da damar yolundan kana karıştığında enfeksiyonlara neden olur. Vücuda girdikten sonra organları ve kanı enfekte ederek çok ciddi ve potansiyel olarak ölümcül bir hastalığa sebebiyet verebilir.
Mantarla enfekte olan insanlar için ölüm oranı yüzde 30 ila 60 arasında. Ancak, enfekte olan kişiler genellikle başka rahatsızlıkları olan kritik hastalar olduğu için kesin bir ölüm oranı belirlemenin zor olduğu belirtiliyor. Bu mantarı doğru bir şekilde tanımlamaya yardımcı olacak yeni testler geliştiriliyor.
Ateş, titreme, baş ağrısı ve mide bulantısı gibi çok çeşitli semptomları olabileceğinden enfeksiyonun teşhisi zor olabilir. Bu nedenle, başka hastalıklarla karıştırmamak adına Candida auris’in yakından takip edilmesi gerekir.
Tedavi, hayatı tehdit eden mantar enfeksiyonlarının çoğunda olduğu gibi zor ve sınırlı. Mantar, bu ilaçlardan birine veya daha fazlasına direnç kazandığında tedavi seçenekleri son derece azalıyor. Bu enfeksiyonlarla savaşmak için sadece birkaç antifungal ilaç bulunuyor ve ne yazık ki bazı Candida auris enfeksiyonları, üç tip antifungal ilaca da dirençli.
Sağlık çalışanlarının ilaca dirençli bu mantara karşı tetikte olması gerektiği belirtiliyor. Bu enfeksiyonun yakından takip edilmemesi ve farkındalığın artırılmaması hâlinde, gelecekte Candida auris ile ilişkili daha fazla salgın ve ciddi hastalık görülebilir.
Derleyen: Görkem Süner