Apple, tıpkı gelmiş geçmiş en kötü iPod Nano gibi dahili dokunmatik ekrana sahip bir AirPods kılıfının patentini aldı. Bu, “yenilik” adı altındaki alışveriş çılgınlığımızın son ürünü olabilir. Peki biz insanlar, yeni ev aletlerine neden bu kadar meraklıyız ve ihtiyacımız olmasa dahi onları yenileriyle değiştirmeye çalışıyoruz?
Bilgisayarlarımız çok büyük, bu yüzden bir iPhone alıyoruz. Görünüşe göre iPhone’u cepten çıkarmak çok zahmetli, bu yüzden onu bir Apple Watch ile kontrol ediyoruz. Şimdi de AirPods kılıfını iPod’a dönüştüren bir Apple patenti… Bu, eskilerini tam olarak kullanmak yerine sürekli yeni aygıtlar için alışveriş yaptığımızı ve satın aldığımızı gören saçma bir satın alma ve arzu döngüsü. Bunu sonlandıracak yegane kişi de sizsiniz.
Wellyx adlı sağlıklı yaşam yazılım şirketinin kurucu ortağı Marcus Davis e-posta yoluyla Lifewire’a verdiği demeçte, “Şirketler ürünlerini daha çekici ve arzu edilir kılmak için pazarlama ve reklama büyük yatırımlar yapıyor. Bu durum, yeni ürünlerle ilgili karşı konulması zor bir heyecan ve beklenti duygusu yaratabilir ve ihtiyaç duyulmasa ya da kullanışlı olmasa bile yeni cihazlar satın alma arzusuna yol açabilir.” cümlelerini kurdu.
Satın almak varken neden öğrenelim?
Örneğin elektronik müzisyenler haber akışlarında yeni bir synthesizer ya da davul makinesi görebilirler. Ardından forumlarda bu konu hakkında sohbet eder, “synthfluencer”ların videolarını izlerler, yani YouTube kanallarında paylaşmaları karşılığında ücretsiz ekipman alan kişiler ve kendileri tarafından buna “ihtiyaç duyduklarına” ikna edilirler. Ardından, sahip olunması gereken aleti satın aldıktan sonra hızla sıkılırlar ve döngü yeniden başlar.
Müzisyen Stiwon bir forum gönderisinde, “Bence insanlar enstrümanlarını kullanmayı öğrenmek için gereken süreyi hafife alabiliyor ve bu nedenle hızlı bir ilerleme kaydedemediklerinde pratik yapmak yerine daha fazla ekipman satın almaya yöneliyorlar. Kemanda makul bir yetkinlik seviyesine ulaşmam dört yılımı aldı, elektronik enstrümanların neden daha hızlı olması gerektiğini anlayamıyorum.” dedi.
Aynı şey alet edevat içeren diğer hobiler için de geçerli. Balık tutmak, odyofil olmak, bisiklet turu, golf vb. olası bir iyileştirmeyi satın almak her zaman gerçek uygulamadan daha kolay olabilir. Davis, “Bazı insanlar mevcut cihazlarında yeni özellikleri veya teknolojileri nasıl kullanacaklarını öğrenme konusunda kendilerine güvenmeyebilirler. Bu nedenle yeni bir cihaz satın almak daha cazip bir seçenek gibi görünebilir.” diyor.
Alışveriş uzun zamandır başlı başına bir eğlencedir, ancak eskiden mağazalara gidip saatlerce dolaşmayı gerektirirdi. İnternet bu süreci çok daha verimli hale getirdi. Yeni bir ürün hakkında bilgi edinebilir, araştırma yapabilir ve birkaç saat içinde satın al butonuna tıklayabilirsiniz. Sonunda giymediğiniz kıyafetler, bir yığın güzel ama kullanılmamış defterler vb. ile karşılaşırsınız. Okunmamış mesajlar görmekten kaynaklanan küçük ruh hali artışına benzer şekilde, bir şey satın almaktan hoş bir heyecan duyarsınız. Fakat her bağımlılıkta olduğu gibi bu da uzun sürmez ve tekrarlanması gerekir.
İhtiyacımız olmayan şeyleri satın almaya yönelik bağımlılığımızın itici güçlerinden biri, mükemmel derecede iyi araçları daha iyi olabilecek veya olmayabilecek yeni sürümlerle değiştirdiğimiz yükseltme döngüsüdür. The Verge’den Monica Chin, yükseltme efsanesiyle ilgili bir makalesinde, pil ömrü gibi temel alanlarda öncekilerden önemli ölçüde daha kötü olan yıllık PC dizüstü bilgisayar lansmanlarından bahsediyor.
Bazıları bir elektronik mağazasında akıllı telefonlara göz atıyor. Ancak ihtiyacımız olmayan bu kadar çok şeyi satın almamıza neden olan şey sadece sözde iyileştirme ya da daha fazla kolaylık vaadi değil. Eski moda sosyal baskı da var.
Refah danışmanı Pareen Sehat Lifewire’a e-posta yoluyla yaptığı açıklamada, “Genellikle FOMO olarak bilinen kaçırma korkusu, insanların yeni teknolojileri denemeye açık olmalarına katkıda bulunabilecek bir başka faktördür. Eğer bir arkadaş ya da aile üyesi yeni bir ürün satın almışsa ve bu ürün hakkında konuşuyorsa, insanlar kendilerini yeni bir ürünü denemek zorunda hissedebilir çünkü bu durum onlara yeni ya da ilginç bir şeyi kaçırdıkları hissini verebilir.” dedi.
Bu döngüyü kırmak zordur ama elbette mümkün Her yeni satın alma işlemi için satılması, depolanması veya başka bir şekilde elden çıkarılması gereken eski bir cihazın da elinizde kaldığını unutmayın. Bu şeyler cebinize olduğu kadar zihninize de yük olmaya devam ediyor. Bir dahaki sefere o sahip olunması gereken nesnenin cazibesine kapıldığınızda, gerçekten daha iyi olup olmadığını anlamaya çalışın. Hepsinden öte kendinize dürüstçe cevaplayabileceğiniz bir soru sorun: Buna gerçekten ihtiyacım var mı?
Derleyen: Hatice Bulut