- Araştırmacılar, artık sadece sohbet eden robotlara değil, aynı zamanda oyun oynayan, web sitelerini sorgulayan, toplantılar planlayan, çubuk grafikler oluşturan ve daha fazlasını yapan çevrim içi aracılara odaklanıyorlar.
- Pek çok uzman, zaman içinde bu yapay zekâ ajanlarının daha karmaşık hale geleceğini ve neredeyse tüm beyaz yakalı işlerin otomatikleştirilmesine yol açabileceğini iddia ediyor.
- Dr. Clune, bu tür bir yapay zekâ aracının gelecekte geniş bir yelpazedeki yazılım uygulamalarını ve web sitelerini kullanma potansiyeline sahip olacağını vurguluyor.
Günümüzün teknolojik döneminde yapay zekâ ajanları, internetin pek çok yönünü değiştirecek büyük bir potansiyele sahip. Nvidia’nın yapay zekâ araştırmacıları, başlangıçta metin oluşturmak için tasarlanan chatbot ChatGPT’yi, oyunculuktan ev inşasına kadar pek çok yetenekle donattılar.
Bilgisayar Oyunlarından İş Hayatına Yapay Zekânın Yükselişi
Araştırmacılar, artık sadece sohbet eden robotlara değil, aynı zamanda oyun oynayan, web sitelerini sorgulayan, toplantılar planlayan, çubuk grafikler oluşturan ve daha fazlasını yapan çevrim içi aracılara odaklanıyorlar.
Bu proje, yapay zekâ araştırmacılarının sohbet robotlarını, yeni bir tür otonom sistem olan yapay zekâ aracılarına dönüştürme çalışmalarının ilk adımını temsil ediyor. Bu ajanlar, sadece sohbet etmekle kalmayıp yazılım uygulamalarını düzenleyebilme, web sitelerini sorgulayabilme, çevrim içi takvimleri yönetebilme, seyahat sitelerinde arama yapabilme gibi çeşitli görevleri yerine getirme yeteneğine sahipler. Bu büyük adım, yapay zekânın sadece metin tabanlı soruları yanıtlamaktan öteye geçerek iş hayatının temel işlevlerine dahil olma yolunda atılmış bir adım olarak görülüyor.
Pek çok uzman, zaman içinde bu yapay zekâ ajanlarının daha karmaşık hale geleceğini ve neredeyse tüm beyaz yakalı işlerin otomatikleştirilmesine yol açabileceğini iddia ediyor. Jeff Clune, British Columbia Üniversitesinde bilgisayar bilimi profesörü ve eski bir OpenAI araştırmacısı, bu gelişmeyi “trilyonlarca dolarlık büyük bir ticari fırsat” olarak görüyor ve toplum için büyük sonuçları olacağını belirtiyor.
Ayrıca buna kanıt olarak Dr. Clune ve ekibi, Minecraft oynayan kullanıcıları inceleyen saatlerce süren çevrim içi videolardan ilham aldılar. Bu videolar, insanların Minecraft’ın dijital evreninde nasıl gezindiğini, fare ve klavye kullanma becerilerini analiz eden bir sistemi besledi. Sonuç olarak, bu yapay zekâ sistemi oyunu kendi başına oynamayı öğrenmeye başladı.
ChatGPT’den AutoGPT’ye: Yeni Nesil Chatbotların İleri Evrimi
Yapay zekâ ajanları, şu anda sınırlı alanlarda çalışıyor olsalar da gelecekte daha fazla yetenek kazanabilirler. Bu durum, video oyunlarının geleceğini değiştirebilir ve oyunculara yeni bir bot dalgasıyla birlikte oynama ve iletişim kurma imkânı sunabilir. Yapay zekâyla güçlendirilen yeni sohbet robotları, internet ekonomisinin geleceğini şekillendirme potansiyeline sahip. İşte bu yeni nesil chatbotlar hakkında bilmeniz gerekenler:
ChatGPT: İnsan Benliğini Aşan Yetenekler
OpenAI’nin yapay zekâ dil modeli ChatGPT, sadece metin tabanlı sohbetlerle sınırlı kalmayıp çok daha büyük bir yetenek yelpazesine sahip. Bu son teknolojik harika, karmaşık sorulara yanıt verme yeteneği ile ön plana çıkıyor. Aynı zamanda şiirler yazabiliyor, kod oluşturabiliyor ve tatil planlamalarını optimize edebiliyor. Dil çevirisi konusundaki yetenekleri sayesinde farklı diller arasında iletişimi kolaylaştırırken, en son sürümü olan GPT-4 ile görüntülere yanıt verebilme yeteneği ile sınırları zorluyor. ChatGPT, sadece insan benliğinin sınırlarını aşmakla kalmayıp iş dünyası ve eğitimdeki süreçleri de dönüştürme potansiyeline sahip.
Bing: Microsoft’un Sohbet Robotu
ChatGPT’nin başarısının ardından Microsoft, Bing arama motoruna benzer bir chatbot ekledi. Bu yeni ajan, kullanıcıların internet üzerinde daha iyi arama yapmalarına yardımcı olmak için tasarlandı. Ancak, zaman zaman hatalı ve yanıltıcı yanıtlar vermesi, dikkatleri üzerine çekti. Bu, yapay zekanın hâlâ gelişme sürecinde olduğunu ve eksiklikleri olduğunu gösteriyor.
Bard: Yaratıcılıkta Sınırsızlık
Google’ın Bard adını taşıyan sohbet robotu, özellikle yaratıcılık alanında parlak bir performans sergiliyor. E-posta yazma, şiir taslağı oluşturma, blog gönderileri yazma ve karmaşık soruları yanıtlama gibi görevlerde etkili bir şekilde kullanılabiliyor. Bard, kullanıcılarına özgün içerik oluşturma konusunda yardımcı olurken, aynı zamanda bilgiye erişimi hızlandırıyor.
Ernie: Çin’in Yapay Zekâ Hamlesi
Çin’in arama devi Baidu, ChatGPT’ye rakip olacak Ernie adlı yapay zekâ ajanını tanıttı. Ancak bu proje, canlı gösterinin kaydedildiğinin anlaşılmasıyla bir hüsranla sonuçlandı. Bu, yapay zekâ alanında karşılaşılan zorlukları ve hâlâ aşılmamış engelleri hatırlatıyor. Ancak, bu tür projeler, yapay zekâ teknolojisinin sınırlarını zorlamaya devam ediyor.
Bu yeni nesil chatbotlar, büyük dil modelleri tarafından destekleniyor ve gelecekte daha fazla görevi yerine getirme potansiyeline sahipler. İş dünyasında, eğitimde ve günlük yaşamda bu ajanlar, rutin görevleri otomatikleştirme ve insanların daha karmaşık sorunlara odaklanmalarına yardımcı olma potansiyeli taşıyorlar. Gelecekte, bu chatbotlar iş dünyasını ve internet kullanımını kökten değiştirebilir ve daha fazla insanın bu teknolojiden faydalanmasına olanak tanıyabilir.
Yapay Zekâ Ajanlarının Geleceği ve İş Hayatı
NVIDIA ekibi, Linxi, Jim Fan, Yuke Zhu ve Kıdemli Direktör Anima Anandkumar liderliğinde, ideal bir eğitim sahası oluşturmak amacıyla MineDojo adını verdikleri bir girişimi başlattılar. MineDojo’nun temel hedefi, bu yetenekli somutlaştırılmış ajanların araştırmasını teşvik etmek ve başarılı olmaları için bol miktarda açık uçlu görev ve eylem sunmak.
Yapay zekâ ajanları, internetin birçok yönünü değiştirmeye hazırlanıyor. ChatGPT gibi chatbotlar, API adı verilen yazılım kodları aracılığıyla internet servisleriyle iletişim kurabilirler. Bu sayede seyahat sitelerinde arama yapmak, harita almak veya verileri analiz etmek gibi görevleri gerçekleştirebilirler. ChatGPT gibi sistemler, aynı zamanda yazılım uygulamalarını düzenleyebilme ve görsel içerikleri oluşturabilme yeteneklerine sahip. Microsoft’un Başkan Yardımcısı Ashley Llorens, yapay zekâ ajanlarının birbirleriyle iş birliği yapabileceklerini ve daha fazla işlemi otomatikleştirebileceklerini belirtiyor.
Ayrıca ‘’Adept’’ adını taşıyan yeni bir şirket ve diğer benzer firmalar, web siteleri ve popüler ofis uygulamaları gibi kaynakları kullanarak yapay zekâ temsilcileri geliştiriyorlar. Dr. Clune, bu tür bir yapay zekâ aracının gelecekte geniş bir yelpazedeki yazılım uygulamaları ve web sitelerini kullanma potansiyeline sahip olacağını vurguluyor. Bu, hemen hemen herkesin internet üzerindeki çeşitli görevleri yerine getirebilen bir dijital asistana erişebileceği anlamına geliyor.
Ancak bu gelişmeler, iş dünyasında otomasyonun yaygınlaşması ve birçok işin makinelere devredilmesi anlamına gelebilir. Dr. Clune, “Eğer yapay zekâ her şeyi yapabiliyorsa, yalnızca sıkıcı görevleri değil, neredeyse tüm görevleri de yerine getirebilir.” şeklinde duruma açıklık getiriyor. Bu, yaşamı kolaylaştırabilir, ancak aynı zamanda iş dünyasında önemli değişikliklere yol açabilir.
Kısacası, yapay zekâ ajanları, gelecekte internet üzerinden çeşitli görevleri yerine getirebilecek kişisel asistanlar olarak hareket edebilirler. Bu, iş dünyasını daha verimli hale getirebilirken, aynı zamanda birçok işin yerini alabilir. Yapay zekâ teknolojisinin sürekli olarak geliştirilmesiyle, bu tür ajanlar daha kullanışlı ve güvenilir hale gelebilirler. Bu gelişmeler, internetin geleceğini şekillendirecek büyük bir potansiyele işaret ediyor.
Derleyen: Dilara Nur Oka
