- Araştırmacılar, dört tavuğu daha önce yüksek düzeyde virüse maruz kalmış ve gen düzenlemesi yapılmış tavuklarla aynı kuluçka makinesine yerleştirdi. Dört tavuktan sadece biri enfekte oldu.
- Ekip, geni düzenlenmiş tavukları iki yıl boyunca izledi. Gen değişikliğinin, tavukların sağlığı ve yumurta üretimleri üzerinde olumsuz bir etkisi olmadığını tespit etti.
- Bazı enfeksiyonların meydana gelmesi, virüsün hâlâ diğer tavukları enfekte etme şansına sahip olduğu ve üremek için ANP32A proteinini kullanmaktan uzaklaşarak ve mutasyona uğrayarak aşının etkilerinden “kaçabileceği” anlamına geliyor.
Gen düzenlemesi, virüsün yayılımını sınırlamaya yardımcı oldu. Dört tavuk, daha önce yüksek düzeyde virüse maruz kalmış ve gen düzenlemesi yapılmış tavuklarla aynı kuluçka makinesine yerleştirildi. Dört tavuktan sadece biri enfekte oldu. Araştırmacılar, geni düzenlenmiş tavukları iki yıl boyunca izledi. Gen değişikliğinin, tavukların sağlığı ve yumurta üretimi üzerinde olumsuz bir etkisi olmadığını tespit etti.
Araştırmada yer almayan Minnesota Üniversitesi Veterinerlik Fakültesinde veteriner hekim ve hayvan sağlığı profesörü Carol Cardona, “Bu, tavukların kuş gribine karşı duyarlılığını azaltmak için potansiyel bir mekanizma gösteriyor. Ancak dünyadaki tüm tavukları korusak bile grip hiçbir yere gitmez. Kuş gribi, 100’den fazla farklı kuş türünde tespit edilmiştir.” diyor.
Bazı enfeksiyonların meydana gelmesi, virüsün hâlâ diğer tavukları enfekte etme şansına sahip olduğu ve üremek için ANP32A proteinini kullanmaktan uzaklaşarak ve mutasyona uğrayarak aşının etkilerinden “kaçabileceği” anlamına geliyor. İngiliz araştırmacılar, enfekte olmuş ve gen düzenlemesi yapılmış tavuklardan virüs örnekleri aldıklarında, virüsün bu proteinin etkileşime girdiği kısmında bazı mutasyonlara rastladı. Cardona, “Grip virüsü, hızla çoğalır ve yeni bir konağa her girdiğinde, virüsün uyum sağlaması ve değişmesi için bir fırsat var.” diyor.
Basın açıklamasında, bu viral mutasyonların tavukları hasta etmediği aktarıldı. Ekip ayrıca bu değişikliklerin insanlarda daha şiddetli enfeksiyonlara neden olup olmayacağından emin olmak istedi. Bu nedenle mutasyona uğramış virüsler, bir tabakta yetiştirilen insan solunum yolu hücrelerine eklendi. Mutasyonların, insanlar için fazla risk oluşturacak şekilde büyümesine neden olmadığı tespit edildi.
Genetiği değiştirilmiş tavukların, çalışmada test edilmeyen H5N1 gibi çok daha agresif kuş gribi türlerine karşı nasıl bir performans göstereceği de bilinmiyor. Ekip, kısmen daha yaygın olduğu için hastalık belirtisine çok az neden olan veya hiç neden olmayan düşük patojeniteli bir virüs olarak kabul edilen H9N2’yi seçtiklerini belirtti. Ayrıca tavuklara kasıtlı olarak H5N1 bulaştırmak, ciddi hastalıklara neden olduğu ve genellikle ölümcül olduğu için hayvan sağlığı konusundaki endişeleri artırmakta.
Araştırmacılar, virüs replikasyonunu önleyeceğini düşündükleri ANP32B ve ANP32E adlı iki ilgili protein daha tanımladılar. Laboratuvarda yetiştirilen tavuk hücrelerinde, her üç proteini kodlayan genleri düzenlediler ve onları grip virüsüne maruz bıraktılar. Düzenlemeler, virüsün hücrelerde büyümesini başarıyla engelledi. Ancak araştırmacılar, henüz üç düzenlemeye de sahip tavuklar yetiştirmedi.
Araştırma sonuçları, Nature dergisinde yayımlandı.
Derleyen: Burçin Bağatur