- Kanada ve ABD’li araştırmacılar, synchrotron görüntüleme tekniğini kullanarak eski ve korozyona uğramış daguerreotipleri restore etmeyi başardılar.
- Bu teknik, kimyasal analizler yaparak dagerotiplerin üzerindeki hasarları tespit ediyor ve orijinal görüntüyü yeniden oluşturmayı mümkün kılıyor.
- Bu yöntem 19. yüzyılın kültürel mirasını keşfetmek ve diğer korozyona uğramış materyallerin restorasyonunda kullanılmak üzere büyük potansiyele sahip.
Kanadalı ve ABD’li araştırmacılardan oluşan bir ekip, malzeme bileşimlerini kesin olarak tanımlamak için X-ışınlarını kullanan sinkrotron görüntülemeyi kullanarak eski, aşınmış dagerotipleri, eski fotoğraf türlerini geri yüklemede dikkate değer sonuçlar elde etti. Bu teknik, bir dagerotip üzerindeki korozyonu ve hasarı tespit etmek için kimyasal bir analiz gerçekleştirerek araştırmacıların orijinal görüntüyü yeniden oluşturmasına olanak tanıyor.
1800’lerin ortalarında popüler olan dagerotipler, zamanla doğal olarak bozulan, ışığa duyarlı olarak işlenmiş bakır plakalar üzerine basılan görüntüleri içeriyordu. Bunları temizlemeye çalışmak hasarı daha da artırabiliyor.
Yeni teknik, bilim insanlarının bu görüntüleri yeniden canlandırmasına olanak tanıyor ve aksi takdirde kaybolacak olan 19. yüzyıl yaşamına ve kültürüne dair bir bakış ortaya çıkarıyor.
Plakalarda farklı kimyasallar izole edildi.
Sinkrotron görüntüleme analizi, fotoğrafın her noktasında resmin oluşturulması için gerekli olan gümüş ve cıva düzeylerine yönelik ölçümler sağlıyor. Bu çalışma, korozyon altındaki görüntü parçacıkları sağlam kaldığı sürece resim kurtarmanın her zaman mümkün olduğunu gösteren daha önceki araştırmalara dayanıyor. Ayrıca aşırı yoğun ışınlar daha fazla hasara neden olabileceğinden dolayı X ışınlarının güvenli kullanımına ilişkin bilgiler de sağlıyor.
Bu teknik, 19. yüzyılın ortalarındaki kültürel mirası keşfetme potansiyeline sahip ve o dönemde insanların nasıl göründüğüne, giyindiğine ve yaşadığına dair içgörüler sunuyor. Ayrıca arkeolojik eserler ve fosiller gibi diğer aşınmış malzemelerin onarılması için de uyarlanabiliyor.
Western Üniversitesinden kimyager Tson-Kong Sham, tekniğin doku analizinden malzeme bilimine kadar geniş uygulamalarını vurguluyor. Bir metalin korozyon direncini belirliyor ve korozyon ürünlerini tanımlayarak önleme stratejilerine yardımcı oluyor.
Görüntü parçacıkları hala mevcut olduğu sürece görüntü geri yüklenebiliyor.
Sham, X ışınlarının genellikle metallere gözle görülür şekilde zarar vermediğini ancak daguerreotip üzerindeki yabancı maddelerin veya korozyonun ısınabileceğini ve X-ışınının geçtiği yerde küçük izler bırakabileceğini belirtiyor.
Derleyen: Eliz Canyurt