- Almanya’nın ırkçı partisi AfD bu ayın başında Alman mahkemeleri tarafından resmen “aşırılık yanlısı” olarak ilan edilmişti.
- AfD, bazı sosyal medya kanalları aracılığı ile verdiği reklamlar ile AB seçimleri öncesinde güç toplamaya çalışıyor.
- AfD bu reklamlar ile ülkedeki suç ve cinsel şiddetten Türkler ve Araplar başta olmak üzere açık açık göçmenleri sorumlu tutuyor.
Bu ayın başlarında bir Alman mahkemesi, ülkenin milliyetçi aşırı sağcı partisi Almanya için Alternatif’in (AfD) potansiyel olarak “aşırılık yanlısı” olduğuna ve ülkenin istihbarat aygıtı tarafından izlenebileceğine karar vermişti.
Kâr amacı gütmeyen savunuculuk örgütü Ekō’nun WIRED haber sitesi ile özel olarak paylaştığı yeni bir rapora göre, AfD tarafından verilen kampanya reklamlarının Facebook ve Instagram’da görünmesine yine de izin verildi. Araştırmacılar, partinin Facebook ve Instagram’da 472.000 görüntülenme alan ve Meta’nın nefret söylemiyle ilgili kendi politikalarını ihlal ettiği görülen 23 reklamını buldu.
Reklamlar, Haziran ayında yapılacak Avrupa Birliği seçimleri öncesinde, göçmenlerin tehlikeli ve Alman devleti için bir yük olduğu söylemini öne çıkarıyor.
Yalan yanlış veriler ile reklam hazırlanmış
AfD’li siyasetçi Gereon Bollmann tarafından verilen bir ilanda, Almanya’da 2015 yılından bu yana “cinsel şiddet patlaması” yaşandığı iddia ediliyor ve özellikle Türkiye, Suriye, Afganistan ve Irak’tan gelen göçmenler suçlanıyor. Reklam 16-20 Mart tarihleri arasında sadece dört gün içinde 10.000 ila 15.000 kişi tarafından izlendi. 60,000’den fazla görüntülenen bir başka reklamda ise hamakta uzanan siyahi bir adam yer alıyor. Üst üste bindirilmiş metinde “AfD açıklıyor: 686.000 yasadışı yabancı bizim sırtımızdan yaşıyor!” deniyor.
Ekō ayrıca, görüntüleri manipüle etmek için üretken yapay zeka kullanmış gibi görünen en az üç reklam tespit edebildi, ancak bunlardan yalnızca biri Meta’nın manipüle edilmiş medya politikasını uygulamaya koymasından sonra yayınlandı. Bir tanesinde, gözle görülür yaraları olan beyaz bir kadın gösteriliyor ve yanında “göç ve suç arasındaki bağlantı yıllardır inkâr ediliyor” şeklinde bir metin yer alıyor.
Reklamlar son derece endişe verici
Ekō’nun kıdemli kampanya direktörü Vicky Wyatt, “Meta’nın ve aslında diğer şirketlerin yapay zeka görüntüleri üreten üçüncü taraf araçları tespit etme becerisi çok sınırlı,” diyerek ekliyor: “Aşırılık yanlısı partiler bu araçları reklamlarında kullandıklarında, insanları gerçekten harekete geçirebilecek inanılmaz derecede duygusal görüntüler yaratabilirler. Bu yüzden son derece endişe verici.”
Meta, Ekō tarafından yapılan bir bilgi edinme özgürlüğü talebi ile elde edilen, Avrupa Komisyonu’nun seçim yönergelerine ilişkin istişaresine yaptığı sunumda, “sağlayıcıların, özellikle aktörler görünmez işaretleri kaldırmak da dahil olmak üzere tespit edilmekten kaçınmak için adımlar attığında, yapay zeka tarafından oluşturulan tüm içeriği tanımlamaları henüz mümkün değildir” diyor.
Meta’nın kendi politikaları, “insanların kişisel özelliklerine dayanarak başkalarının güvenliği, sağlığı veya hayatta kalması için tehdit oluşturduğunu iddia eden” ve “aşağılık belirten genellemeler, diğer aşağılık ifadeleri, küçümseme ifadeleri, işten çıkarma ifadeleri, iğrenme ifadeleri veya göçmenlik statüsüne dayalı küfürler içeren” reklamları yasaklamakta.
Meta sözcüsü sistemlerinin doğru işlediğini savunuyor!
Meta sözcüsü Daniel Roberts “Platformlarımızda nefret söylemine izin vermiyoruz ve reklamlar da dahil olmak üzere tüm içerikler için geçerli olan Topluluk Standartlarımız var” diyor. Roberts “Reklam inceleme sürecimiz, bir reklam yayına girmeden önce ve sonra çeşitli analiz ve tespit katmanlarına sahiptir ve bu sistem, Avrupa seçimlerini korumak için uyguladığımız birçok sistemden biridir.” diye ekliyor.
Roberts, şirketin Ekō tarafından işaretlenen reklamları incelemeyi planladığını söyledi ancak Alman mahkemesinin AfD’yi potansiyel aşırılık yanlısı olarak tanımlamasının Meta’nın daha fazla inceleme yapmasına neden olup olmayacağına ilişkin sorulara yanıt vermedi.
AfD’nin sicili uzun zamandır kirli
Wyatt’a göre hedefli reklamlar güçlü olabilir çünkü aşırılık yanlısı gruplar kendi görüşlerine sempati duyabilecek kişileri daha etkili bir şekilde hedefleyebilir ve “onlara ulaşmak için Meta’nın reklam kütüphanesini kullanabilir.” Wyatt ayrıca bu sayede grubun hangi mesajların seçmenler arasında daha fazla yankı uyandıracağını test edebildiğini söylüyor.
AfD’nin göçmenleri Almanya için bir tehdit olarak gösterme konusunda uzun bir geçmişi var. Ocak ayında Alman medyası AfD’nin neo-Nazi grupların üyeleriyle gizlice bir araya gelerek göçmenlerin ülkeden kovulmasını ya da “yeniden göç” olarak adlandırdıkları konuyu görüştüğünü bildirdi. Ekō, AfD tarafından verilen ilanların bazılarında #remigration etiketinin kullanıldığını tespit etti.
Derleyen: Okan Köroğlu