- Christopher Nolan’ın yeni filmi Oppenheimer, ünlü fizikçinin nükleer savaşla ilgili en kötü kabuslarını içeriyor.
- Nükleer tehdit, yeni çıkan film ile tekrar dikkat çekti.
- Nükleer kış, modellere dayanan ve bilim camiasında tartışılan bir teori olmaya devam ediyor.
Şehirlerde fışkıran mantar bulutlarının, yükselen ateş yığınlarının ve Avrupa’yı yutan radyasyon dalgalarının uğursuz görüntüleri, filmde J. Robert Oppenheimer’ı canlandıran Cillian Murphy’nin peşini bırakmıyor.
Bir grup bilim insanının, dünyanın ilk atom bombasını geliştirip test ettiği gizli Los Alamos laboratuvarının yöneticisi olan ve “nükleer bombanın babası” olarak tanınan Oppenheimer, laboratuvarının ortaya çıkardığı gücün gayet farkındaydı. Buna “Dünyaların yok edicisi olan ölüm” adını verdi. Ancak hikâyenin sadece yarısını biliyordu.

Oppenheimer’ın kabusları, bilim adamlarının bugün tahmin ettiği en kötü durum senaryosuyla karşılaştırıldığında sönük kalıyor.
Yüzlerce veya binlerce atom patlamasıyla birlikte bir nükleer savaşın patlak vermesi; gezegeni, milyarlarca insanın açlıktan öleceği nükleer kış adı verilen kıyamet benzeri bir duruma sürükleyebilir.
Rutgers Üniversitesinde profesör ve nükleer kış araştırmalarının öncülerinden Alan Robock, “Nükleer silahlar dünyanın uzun süredir karşı karşıya olduğu en büyük tehlike; ancak biz bunu unuttuk. Şu ana kadar bence çok şanslıydık.” diyor.
Nükleer kış nasıl olurdu?
Her bir nükleer patlama, devasa ve kontrol edilemeyen ateş fırtınalarına dönüşebilecek sayısız küçük yangını ateşler. Devam eden bir nükleer saldırı durumunda, tüm bu ateş fırtınaları stratosfere o kadar çok is gönderir ki gezegenin etrafında bir kuşak oluşturur ve güneşi bloke ederek sıcaklığın 15 santigrat dereceye kadar düşmesine neden olur. Bu küresel soğuma yıllarca sürebilir.
Nükleer serpintiden kaynaklanan karanlık, soğuk ve radyasyon, dünyadaki bitki ve hayvan yaşamının çoğunu yok eder.
Carl Sagan da dahil olmak üzere beş bilim adamı bu teoriyi, ilk olarak 1983 tarihli bir makalede önerdi. O zamandan beri, aralarında Robock’un da bulunduğu disiplinler arası bilim adamlarından oluşan bir ekip, nükleer kış olasılığını daha iyi anlamak için iklim modellerini ve gıda üretimi simülasyonlarını birleştirdi.
Geçen yıl, nükleer kış mahsulleri yok ederse balıkların ve çiftlik hayvanlarının yaşamını sürdüremeyeceğine dair bulgular yayımlandı. ABD ile Rusya arasında bir nükleer savaşın, 5 milyar insanın açlıktan ölmesine neden olabileceği öne sürüldü.
Robock, “Bombaların doğrudan etkilerinden ölecek insan sayısının on katından daha fazlası açlıktan ölecek.” dedi.
Hindistan ve Pakistan arasındaki daha küçük bir nükleer savaşın bile atmosfere milyonlarca ton is gönderebileceğini ve küresel gıda kıtlığına neden olabileceğini hesapladılar. Robock ve meslektaşları, bu senaryonun yaklaşık 2 milyar insanı öldüreceğini tahmin ediyor.
“Umarım bu film, insanlara neden hâlâ nükleer silahlarımız olduğu, bunların nasıl kullanılabileceği ve onlara neden ihtiyacımız olduğu hakkında sorular sorduracaktır.” dedi.
Derleyen: Damla Şayan