- Uzay ajansının, “tanımlanamayan anormal fenomen (UAP)” toplantısı ilk kez televizyonda yayımlandı.
- NASA, açıklanamayan dünya dışı cisimlerin raporunu ele almakla görevli 16 uzmandan oluşan bağımsız bir paneli halka açık olarak düzenledi.
Ekip üyeleri, bildirilen tuhaf herhangi bir şeyin aslında uzaylı olabileceğine dair ikna edici kanıtları olmadığını vurguladı.
NASA, şeffaflık göstergesi olarak 31 Mayıs 2023 Çarşamba günü yayımladığı toplantı ile hükümetin gerçeği sakladığına dair uzun süredir devam eden tartışmaları haksız çıkarmak istedi.
NASA’nın bilim araştırmalarından sorumlu yönetici yardımcısı Dan Evans, “Bilim kanıtlar üzerine kuruludur. İncelemeyle gelişir, tekrarlanabilirlik ve her şeyden önce nesnellik gerektirir.” dedi.
Çoğu Amerikalı, gökyüzündeki tanımlanamayan uçan nesneleri UFO olarak adlandırıyor. Ancak çalışma ekibi artık yeni bir kısaltma kullanıyor: UAP.
UAP kısaltması, tanımlanamayan hava olayları anlamına geliyor. Bu ifade ile UFO olarak yapılan ve yanlış anlaşılmaya müsait durumların önüne geçilmesi hedefleniyor. Diğer bir amaç ise yerdeki ve su altındaki garip manzaraları da yakalamak. Bugüne kadar bildirilen UAP’nin çoğunluğunun havada olduğu göz önüne alındığında NASA paneli, hava sahasına odaklanmakta.
Çalışma ekibi üyeleri, UAP’yi incelemedeki en büyük zorluklarının raporlama olduğunu vurguluyor. Bazı ticarî pilotların, garip gözlemlerini yetkililere bildirmek konusunda isteksiz oldukları görülüyor. Bu durum da daha az raporlama ve veri demek.
Pentagon’un Paralel Tüm Alanlarda Anomali Çözüm Ofisi başkanı Sean Kirkpatrick, 27 yıl boyunca 800’den fazla raporun toplandığını ve yaklaşık yüzde iki ila beşinin gerçekten tanımlanamaz olduğunu söyledi. Çoğunluğun balonlar, dronlar ve hava durumu gibi sıradan şeyler olduğu ortaya çıktı.
Üyeler, çoğu UAP vakasının açıklanamamasının, uzmanların bilinmeyen bir şeyle karşı karşıya kalmasından kaynaklanmadığını; görüntülerin, videoların ve verilerin çok düşük kalitede olması nedeniyle sonuca varmak için yeterli bilgi bulunmadığını söyledi. Ekibin amacı, gelecekte UAP raporlarının anlaşılmasına bilimsel bir yaklaşımla nasıl katkıda bulunabileceği konusunda NASA’ya önerilerde bulunmak. Bunun, herhangi bir UAP’nin hava güvenliği riskleri oluşturup oluşturmadığını belirlemek için önemli bir hedef olduğuna inanılmakta.
Derleyen: Damla Şayan