Su Kaynaklarındaki Yüksek Florür Seviyesi Beyin Gelişimine Zarar Verebilir

Destek Olun: Dijitaliyidir'de yayımlanan reklamları engellemek için AdBlocker kullanmazsanız bize destek olmuş olursunuz. Ayrıca ekibimize destek olmak isterseniz Google aracılığı ile destek olabilirsiniz. Şimdiden teşekkürler.
Davut Bulut
Ekleyen Davut Bulut
4 dk okuma süresi
  • İçme sularına florür eklenmesi 20. yüzyılın en önemli sağlık başarılarından biri.
  • Ancak yüksek florüre maruz kalan çocuklarda bilişsel bozuklarla ilgili sorunlar ortaya çıkabileceği sonucuna varıldı.
  • Araştırmacılar yaşları 5 ila 14 arasında değişen 74 çocuğu bilişsel yeteneklerini öğrenmek için bir dizi yöntem kullandı.

Toplumun içme sularına florür eklenmesi en basitinden diş çürümesine karşı sağladığı koruma sayesinde 20. yüzyılın en önemli halk sağlığı başarıları arasında yer almakta.

Su floridasyonu aynı zamanda yaygın olarak güvenli kabul edilmekte. Nesiller boyu süren araştırmalar ve dünya çapında ki uygulamalardan ortaya çıkan veriler ise çok az risk olduğunu gösteriyor.

Suyun florlanması ile ilgili endişeler de olduğu biliniyor ve bunun sebebi ise toplumların kullandıkları su kaynaklarında bulunan yüksek florür seviyesinden kaynaklanan tehlikeler.

Yeni bir araştırmaya göre bu tür yüksek florür seviyesinde bulunan uzun süreli su tüketiminde, çocuklarda bilişsel bozukluklarla ilgili sorunlar ortaya çıkabileceği sonucuna varıldı.

Tulane Üniversitesinde çevresel jeokimya uzmanı ve başyazar olan Tewodros Godebo, bu yeni araştırmanın nispeten küçük bir pilot çalışma olduğunu belirtti. Florüre maruz kalmak ile nörotoksisite arasında herhangi bir nedensel ilişki olup olmadığının belirsizliğini koruduğunu açıkladı.

Godebo, “Bulguları doğrulamak için daha fazla epidemiyolojik çalışmaya ihtiyaç duyulsa da, bu sonuçlar özellikle erken beyin gelişimi konusunda artan endişelere katkıda bulunuyor.” dedi.

Araştırmacılar, Godebo ve meslektaşlarının yaptıkları çalışmayı, birçok tarım topluluğunun litre başına 0,4 ila 15,5 miligram arasında değişen ve doğal olarak oluşan florür seviyesine sahip, kuyu suyuna güvendiği Etiyopya’da gerçekleştiğini belirtiyor.

Bu bağlamda, Dünya Sağlık Örgütü her litre içme suyu için 1,5 miligram florürün altındaki seviyeleri önerirken, Amerika Birleşik Devletleri Çevre Koruma Ajansı ise ülke genelinde maksimum 4,0 miligram/litre seviyesini uygulamakta.

Çalışmanın yazarları, yaşları 5 ila 14 arasında değişen 74 çocuğu bilişsel yeteneklerini öğrenmek için bir dizi yöntem kullandı. Sonuçlar ve içme sularında ki florür seviyesi arasında bir bağlantı olup olmadığı araştırıldı.

Yapılan testlerden biri, araştırmacıların daha önceki çalışmalarda çocuk bilişimlerini değerlendirmek için kullanıldığını söylediği şekil çizme kriterlerine dayanıyordu. Bu sistemde çocuklardan ev ya da hayvanlar gibi bilindik bir konu çizmeleri istendi ve çizimler belirli detaylara göre puanlandı.

Çocuklar ayrıca, dil ve kültürden bağımsız olarak uzamsal öğrenme ve hafızaya duyarlı bilgisayarlarla bir hafıza testine tabi tutuldu. Araştırmacılar, beynin medial temporal lobunun bu testlerle ilgili olduğunu ve florür toksisitesinden yüksek oranda etkilendiği düşünüyor.

Çalışma, içme suyunda daha yüksek seviyede bulunan florürün hem çizim hem de hafıza testlerinde daha fazla hata ile ilişkili olduğunu ortaya koydu. Ancak araştırmacıların da kabul ettiği üzere bu durum, daha yüksek florüre maruz kalmanın daha düşük puanlardan sorumlu olduğu anlamına gelmiyor.

Yeni çalışmanın yazarları, önceki araştırmaların aşırı florür tüketimi ile bilişsel bozukluk arasında bağlantı olduğunu bildirdiğini, hayvan deneylerin de ise florürün, kan-beyin bariyerlerini geçebileceğini gösterdiğini belirtiyor.

Dünya genelinde milyonlarca insanın yüksek florür seviyelerine maruz kalabileceğini belirten araştırmacılar, Etiyopya’nın Rift Vadisinin florürün sağlık etkilerini incelemek için en uygun araştırma alanı olduğunu belirtiyor.

Son olarak Godebo, “Bu tür çalışmalar, içme suyu tedarik sistemlerinde su floridasyonunun güvenliğini ve riskini belirlemek için kamu ve devlet kurumları için önemlidir” dedi.

Derleyen: Davut Bulut

Loading

Bu içeriği paylaş
Follow:
Gazetecilik okuyan, mesleğini çok seven ve bu yolda emin adımlarla yürümek isteyen öğrenci. Okumak ve gezmek en çok yaptıkları. Bilgisayar oyunlarına olan merakı onu teknolojiyi daha cok araştırmaya itti. Her zaman araştırmacı, her zaman araştıran kimliğe büründü ve kendini dijitaliyidir'de buldu. Dijitaliyidir için Davut'un sloganı "dijital her zaman yeni kalmak için iyidir" oldu.
Yorum bırak, puan ver