- Araştırmacılar, tuğlaların kırık yüzlerinden küçük parçalar alarak manyetometre yardımıyla her bir tuğladaki demir oksit tanelerinin manyetik gücünü ölçtü.
- Mezopotamya’dan (Irak) 32 kil tuÄŸladaki demir oksit mineral tanesine bakarak minerallerin manyetik alana karşı duyarlı olduÄŸu, ısıtıldıklarında Dünya’nın manyetik alanında farklı bir iz bıraktıkları iddia ediliyor.
- II.Nebukadnezar Dönemine ait örneklerin beÅŸine göre Dünya’nın manyetik alanı dönem boyunca önemli ölçülerde deÄŸiÅŸiklik gösteriyor.
Yeni bir araÅŸtırmaya göre Mezopotamya’da bulunan antik tuÄŸlalar, Dünya’nın manyetik alanında 3.000 yıl önce meydana gelen gizemli bir anormalliÄŸin doÄŸrulanmasına yardımcı oldu. 18 Aralık Pazartesi günü PNAS dergisinde yayımlanan bir çalışmada araÅŸtırma ekibi, Mezopotamya krallarının isimlerinin basılı olduÄŸu tuÄŸlaların MÖ üçüncü ve birinci binyıllar arasında piÅŸirildiÄŸini ve tuÄŸlalar ısıtıldığında kilin içerisindeki demir oksitin Dünya’nın manyetik alanındaki deÄŸiÅŸiklikleri kaydederek bilim insanlarının manyetik alandaki deÄŸiÅŸiklikleri yeniden yapılandırmasına olanak saÄŸladığını bildirdi.
University College London’da Yakın DoÄŸu arkeolojisi ve arkeolojik veri bilimi profesörü olan çalışmanın eÅŸ yazarı Mark Altaweel yaptığı açıklamada, “Eski Mezopotamya’da kronolojiyi anlamak için genellikle radyokarbon tarihleri gibi tarihleme yöntemlerine güveniyoruz. Bununla birlikte, tuÄŸla ve seramik gibi en yaygın kültürel kalıntılardan bazılarını genellikle organik madde içermedikleri için kolayca tarihlendirilemiyor. Bu çalışma ile kalıntıların tarihlendirilmesinin temelini oluÅŸturmaya yardımcı olunuyor.” dedi.
AraÅŸtırmacılar, Dünya’nın zaman içinde deÄŸiÅŸen, zayıflayan, hatta tersine dönen manyetik alanını incelemek için antik Mezopotamya’da -yani bugünkü Irak’ta- yüksek oranda bulunan 32 kil tuÄŸladaki demir oksit mineral tanesine baktılar ve bu minerallerin manyetik alana karşı duyarlı olduÄŸunu; ısıtıldıklarında (örneÄŸin tuÄŸla yapımı sırasında piÅŸirildiklerinde) ise Dünya’nın manyetik alanında farklı bir iz bıraktıklarını söylüyor.

YaÄŸmalanan ve ÅŸu anda Irak’taki Slemani Müzesinde saklanan bu tuÄŸla ve diÄŸer örnekler, araÅŸtırmacıların eski bir manyetik alan anomalisini doÄŸrulamasına yardımcı oldu. (Görsel: Slemani Müzesi)
Arkeologların önceki bulgulara dayanarak tarihlendirdiÄŸi tuÄŸlaların her birinde 12 Mezopotamya kralından birinin adı yazılı. AraÅŸtırma ekibi, tuÄŸlaların kırık yüzlerinden küçük parçalar alarak içindeki minerallerin manyetik alan gücünü ölçmek için bir manyetometre kullanıp her bir tuÄŸladaki demir oksit tanelerinin manyetik gücünü ölçtü. AraÅŸtırmacılar, kralların hüküm sürdüğü saltanat dönemi tarihleriyle birlikte Dünya’nın ölçülen alan gücünü birleÅŸtirerek Mezopotamya’da Dünya’nın manyetik alanının iniÅŸ çıkışlarını gösteren bir zaman çizelgesi oluÅŸturdular.
Yapılan araÅŸtırmalar, Mezopotamya (bugün Irak) bölgesinde MÖ 1050-550 yılları arasında gezegenin manyetik alanının güçlü olduÄŸu “Levanten Demir Çağı Jeomanyetik Anomalisi” dönemi için eldeki kanıtları destekliyor. Bu anomalinin o dönemde neden var olduÄŸu belirsiz olmakla birlikte buna dair kanıtlar Çin, Bulgaristan ve Kuzey Atlantik’teki Azor Adaları gibi bölgelerde tespit edildi. AraÅŸtırmacılar, ÅŸimdiye kadar Orta DoÄŸu’da anomaliye iliÅŸkin kanıtların seyrek olduÄŸunu söylüyor. II.Nebukadnezar dönemine (yaklaşık MÖ 604 ila 562) tarihlenmiÅŸ olan örneklerin beÅŸine göre Dünya’nın manyetik alanı dönem boyunca önemli ölçülerde deÄŸiÅŸiklik gösteriyor.
Kaliforniya’daki Scripps OÅŸinografi Enstitüsünde jeofizik profesörü olan çalışmanın eÅŸ yazarı Lisa Tauxe yaptığı açıklamada, “Jeomanyetik alan, yer bilimlerindeki en esrarengiz fenomenlerden biridir. Mezopotamya’nın zengin kültürüne ait iyi tarihlendirilmiÅŸ arkeolojik kalıntılar, özellikle de belli kralların adlarının yazdığı tuÄŸla örnekleri, alan gücündeki deÄŸiÅŸiklikleri yüksek zaman çözünürlüğünde incelemek ve birkaç on yıl hatta daha kısa sürede meydana gelen deÄŸiÅŸiklikleri izleyebilmek için benzeri görülmemiÅŸ bir fırsat sunuyor.” dedi.
Derleyen: Burçin Bağatur