- Gelişmiş motor becerileri ve kontrol gerektiren 1946 yapımı bir oyunda, CyberRunner isimli yapay zeka 35 yıllık oyuncuyu mağlup etmeyi başardı.
- Yapay zeka ilk olarak labirentin zorlu kısımlarını atlayarak “hile” yapmayı denedi. CyberRunner, kestirme yollara başvurması engellendiğinde, insan oyunculardan daha üstün taktikler geliştirdi.
- Yapay zekanın sorun çözmedeki yaratıcılığı ve görevi gerçekleştirmek amacıyla etik değerleri yok sayması endişe verici bir durum da teşkil ediyor.
1946 yapımı bir masa oyunu, oyun yüzeyini eğmek ve topu deliklere düşürmeden engellerin etrafından dolaştırmak için gelişmiş motor becerileri ve kontrol gerektiriyor. Bu oyundaki en başarılı kişi olan Lars Goran Danielsson, tekniğini 35 yıldır mükemmelleştiriyor. Ancak CyberRunner isimli yapay zeka, baş üstü kamerasından aldığı takviye öğrenme sayesinde, sadece altı saatlik bir pratikten sonra insan oyunculardan daha başarılı sonuçlar elde etti.
Yapay zeka ilk olarak labirentin zor kısımlarını atlayarak “hile” yapmayı denedi. Fakat kestirme yollara başvurması engellendiğinde CyberRunner’ın insan oyunculardan daha üstün taktikler geliştirdiği görüldü. Bu buluş, robotların sadece yazılım yoluyla değil, aynı zamanda gerçek dünya ortamlarında çalışarak da ustalık kazandığını ortaya koydu.
İnsanları bir süredir zeka oyunlarında mağlup eden yapay zekanın, ilk fiziksel zaferine de tanıklık ettik. Bu zafer, tekrarlama yoluyla yeni motor becerilerini hızlı bir şekilde geliştirme konusunda insan benzeri çok yönlülüğü gösterdi. Bu durum, fiziksel işlerde çalıştırılacak yapay zeka robotların, gerçek işçilerin yerini alacağına dair endişeleri artırdı.
CyberRunner’ın yaratıcıları çalışmalarını kamu yararı için açık kaynaklı hale getirdi. Ancak sorun çözme konusundaki yaratıcılığı, görevin gerçekleştirilmesi sırasında etiği hiçe sayması, yapay zekanın korkutucu geleceğinin bir habercisi gibi duruyor. Yapay zekanın kod ve görsel üretimindeki başarısını takiben gerçekleşen fiziksel başarı, yapay zekanın akıllıca yönetilmesi gerektiğini gözler önüne serdi.
Derleyen: Alp Eren Gümüş