- Geleneksel görüş, uzun ve sağlıklı bir yaşama giden yolculuğun 10.000 adımla başladığına inanmamızı sağlıyor.
- Ancak yapılan bir dizi araştırmanın sonucuna göre 10.000 adım, spesifik olarak uzun yaşamın anahtarı değil.
- Araştırmacılar, 10.000 adım atmanın tabii ki faydalı olduğunu söylerken uzun bir ömür için 6.000 ila 8.000 asarında atılacak adım sayısının yeterli olduğunu belirtiyor.
Geleneksel görüş, uzun ve sağlıklı bir yaşama giden yolculuğun 10.000 adımla başladığına inanmamızı sağlıyor. Daha hareketsiz bir yaşam tarzı yaşayanlar için bu, sürdürülmesi biraz çaba gerektirebilecek bir hedef. Ayrıca bir süredir bunun neredeyse yanlış olduğu da biliniyor. Mevcut 15 çalışma arasından derlenen ve dört kıtadaki on binlerce insanla ilgili verileri analiz eden bir araştırma ekibi, gerçekleştirilmesi daha rahat bir rakama ulaştı. Optimal sayı, yaşınıza bağlı olarak günde 6.000 adıma daha yakın. Bu “6000’den fazla adım atmayın” demek değil elbette. Ancak atılacak daha fazla adımın da uzun bir ömrün mutlak anahtarı olmadığını bilmekte fayda var. Massachusetts Amherst Üniversitesinden epidemiyolog Amanda Paluch, çalışma Mart 2022’de yayımlandığında “Dolayısıyla, adımlar arttıkça riskteki azalmayı, dengelenene kadar gördük. Dengeleme, yaşlı ve genç yetişkinler için farklı adım değerlerinde gerçekleşti.” dedi.
İnsanlar aslında yürümek için yaratılmış. Evrim, fizyolojimizi uzun mesafeler yürüyebilecek, arazide yiyecek ve su ararken ileri geri hareket ederek ısıyı kolayca dağıtacak şekilde geliştirdi. Bu, metabolizmamızın, kardiyovasküler sağlığımızın, kemiklerimizin ve kaslarımızın üzerindeki etkimizin hatta zihinsel sağlığımızın bile iyi bir yürüyüşe ihtiyaç duyduğu anlamına geliyor. Zamanı kısıtlı olanlar veya motivasyonu olmayanlar için bunu söylemek, yapmaktan daha kolay. İşte bu nedenle teknoloji şirketleri, her gün attığımız adım sayısını takip etmemize yardımcı olan küçük cihazlar icat etti.
Yarım yüzyıl önce, Japonya’daki Yamasa Saat ve Enstrüman Şirketi, 1964 Tokyo Olimpiyatları’nın yarattığı heyecandan, “Manpo-kei” (10.000 adım anlamına gelen bir kelime) adını verdikleri bir adımsayar üreterek para kazanmaya çalıştı. Neden 10.000? Bu sayı aslında eski moda pazarlama. 10.000 adım, bir hedef olacak kadar zahmetli görünen ama uğruna çabalamaya değecek kadar da ulaşılabilir bir sayı.
Genel nüfusa tanıtılacak tek bir rakamın olması kesinlikle faydalı. Paluch, belirlenen sınırlı adım sayısı için “Bu, halk sağlığı mesajları için çok net bir iletişim aracı.” diyor. Ancak bu sayıyı doğru bir şekilde belirlemek, herkesi yeterli egzersiz yapmaya teşvik etmekle insanları denemekten tamamen vazgeçirmek arasında fark yaratabilir. 2021’de Paluch ve ekibi, ABD’de yaşayan 2.000’den fazla orta yaşlı kişiden oluşan bir grupla yaptığı araştırmanın verilerini yayımladı. Araştırmacılar, verilere göre en az 7.000 adım atmanın erken ölüm olasılığını %50 ila %70 oranında azalttığını buldu.
Daha fazla adımın daha iyi olup olmadığı ve tüm bu adımları daha hızlı bir şekilde atmanın herhangi bir şekilde faydalı olup olmadığı konusundaki sorular devam ederken araştırma ekibi, daha önce yayımlanmış araştırmaları da içerecek şekilde ağlarını genişletti. 2022 meta-analizleri Asya, Avustralya, Avrupa ve Kuzey Amerika’dan 47.471 yetişkinin sağlığı ve adım sayıları hakkında toplanan bilgileri içeriyordu. Verilere bakıldığında, her gün en fazla adım atan yetişkinlerin %25’inin, adım sayısı en düşük %25’tekilere kıyasla %40 ila %53 daha düşük ölüm oranına sahip olduğu tespit edildi. 60 yaş ve üzeri yetişkinler için bu azalan risk, günde yaklaşık 6.000 ila 8.000 adıma denk geldi. Daha çok adım adım atmanın başka yararları da olabilir ama ölüm ihtimalinin azalması bunlardan biri değil.
Araştırma, gençlerin biraz daha fazla yürüyebileceğini ortaya çıkardı. Ancak yine de günde 8.000 ila 10.000 adımdan fazla yürüyerek daha uzun yaşanılacağına dair kanıt yok. Adımların hızına gelince ekip, asıl önemli olanın sıklık olduğunu buldu. Paluch, “En önemli sonuç, biraz daha fazla hareket etmenin özellikle çok az aktivite yapanlar için faydalı olduğunu gösteren birçok kanıtın bulunması.” dedi . Bunların hiçbiri, vücudumuzu başka şekillerde çalıştırarak fayda sağlayamayacağımız anlamına gelmiyor.
Her gün yarım saat yoğun aktivite, çok fazla oturan bizler için büyük bir destek olabilir. Yaşlılıkta biraz kuvvet antrenmanı yapmak beynimizin zinde kalmasına, kalplerimizin ve kemiklerimizin sağlıklı ve güçlü kalmasına yardımcı olabilir. Ancak hiçbir şey olmasa da günde 6.000 ila 8.000 adım atmak çok imkansız bir şey değil ve sağlığımız için buna değer.
Derleyen: Fatma Ebrar Tuncel