- Robot dinozor modeli, ilk tüylerin Caudipteryx gibi canlıların avlarını korkutmalarına yardımcı olmuş olabileceğini öne sürüyor.
- Araştırmacılar tüylü kanatların avları korkuttuğunu, bu sayede avların kamufle olmak yerine korkup kaçmaya çalışarak dinozorlara yem olduklarını öne sürdüler.
- Yayımlanmadan önce araştırmanın 11 farklı dergiden defalarca ret alması, bu tezin kabul edilmesinin zaman alacağını gösteriyor.
Güney Kore’deki araştırmacılar tarafından kullanılan model, ilk tüylerin Caudipteryx gibi canlıların avlarını korkutmalarına yardımcı olmuş olabileceğini öne sürüyor. Dinozor davranışları konusunda çalışıyor olmanın sorunu, milyonlarca yıl önce ölen hayvanların fosilleşmiş kemiklerinden çok az şey anlaşılabiliyor olması. Ancak Güney Kore’deki araştırmacılar için gözlemlenecek herhangi bir canlının olmaması, üstesinden gelinmesi gereken bir başka zorluktu.
Robopteryx, tarih öncesi, tavus kuşu büyüklüğünde ve yelpaze kuyruklu omnivor Caudipteryx’e benzeyen bir robot olarak -eğer gözlerinizi kısar ve tekerlekleri görmezden gelirseniz- ortaya çıktı. Bilim insanları bu makineyi kuşların kanat ve kuyruklarının kökenine ilişkin fikirlerini test etmek için inşa ettiler. İlk tüylü uçuştan önce, bazı dinozorlar tüylü ön kollar ve kuyruklar geliştirdi, ancak bunlar hayvanları havaya uçurmak için çok zayıftı. Evrimlerine neyin sebep olduğu hâlâ tartışılıyor.
Dinozor uzmanları küçük proto-kanatlar için her türlü avantajı anlamaya çalıştı. Proto-kanatlar; böcek ağları olarak çalışmış, avın kaçmasını engellemiş, uzun sıçramalara ve süzülmeye izin vermiş ve yeni doğan yavruların ısıtılmasına yardımcı olmuş olabilir. Alternatif bir hipotez de dinozorların tüylü uzantılarını tehditkâr gösterilerde kullanarak böcekleri ve diğer avları saklandıkları yerlerden çıkarmak için kullandıkları. Güney Koreli ekip tarafından ortaya atılan bu strateji, günümüzde kuzey alaycı kuşu ve büyük yol koşucusunda büyük bir etkiyle kullanılıyor.
Bilim insanları önsezilerini test etmek için Robopteryx’i şüphelenmeyen çekirgelerin önüne koydular ve farklı kanat ve kuyruk hareketleri yapmasını sağladılar. Bunlar, Caudipteryx’in yaklaşık 124 milyon yıl önce erken Kretase’de gerçekleştirmiş olabileceği gösterileri taklit etmek üzere tasarlandı.
Seul Ulusal Üniversitesindeki ekipte davranışsal ekolojist olarak görev yapan Prof Piotr Jablonski, “Robotu her zaman çok dikkatli ve yavaş bir şekilde, çekirgeyi ürkütüp kaçmasına neden olmadan çekirgenin yakınına yerleştirdik.” dedi.
Scientific Reports‘ta yazan araştırmacılar, Robopteryx kanatlarını açtığında çekirgelerin nasıl daha fazla korktuğunu anlatıyor. En etkili gösterilerde, robot kanatlarını geriye doğru süpürdü ve ardından aşağı ve ileri doğru savurdu. Araştırmacılar, siyah kanatlara beyaz lekeler eklediklerinde ve Robopteryx gösteriye büyük kuyruk tüyleri eklediğinde böceklerin daha sık kaçtığını yazıyorlar.
Robopteryx yaklaşırken bazı çekirgeler kaçınılmaz olarak zıplayarak uzaklaştı, ancak birçoğu dondu ya da bir bitki sapının arkasına saklandı ve kaçmaya hazırlanmak için pozisyonlarını değiştirdi. Jablonski, “Bu durumda oldukça iyi kamufle oluyorlar ve ani bir sıçrama sırasında olduğu kadar kolay fark edilmiyorlar.” dedi.
Araştırmacılar, bu gösterilerin böcek beynine işlenmiş eski kaçış devrelerini tetiklediğinden şüpheleniyor. Savunma mekanizması çekirgeyi harekete geçiriyor, ancak bir kez açığa çıktığında avcının öğle yemeği olma şansı daha yüksek. Eğer bazı tüylü dinozorlar bu şekilde avlandıysa, bu davranışın daha büyük ve daha sert tüylerin evrimine yol açmış olabileceği öne sürülüyor.
Ancak diğer bilim insanlarını ikna etmek biraz zaman alabilir. Jablonski, çalışmanın Scientific Reports için incelenip kabul edilmesinden önce ekibin 11 dergiden ret aldığını söyledi.
Bristol Üniversitesinde omurgalı paleontolojisi Profesörü Michael Benton konuyla ilgili şunları söyledi: “Bu fikirden pek emin değilim. Uçuş tipi tüylerin dinozorlarda, motorlu uçuş için çok küçük olan minik kanatlara sahip oldukları zaman ortaya çıktığı konusunda haklılar. Ancak, bu pennaceous tüyler kırılmamış bir kanat yüzeyi oluşturmak için çok fazla uyarlanmıştır ve ilk tüylü dinozorlar bunları bir noktadan diğerine süzülmek için kullanmış olabilirler. İnsanlar genellikle yarım kanat işe yaramaz derler, ancak aslında yarım kanat süzülen kertenkele ve memelilerin sahip olduğu bir özelliktir ve güçsüz uçuş ya da süzülme için harika bir adaptasyondur.”
Derleyen: Esin Özcan