- Skull and Bones’un çalkantılı geliştirme yolculuğu nihayet sona yaklaştı. Merakla beklenen bu aksiyon-macera oyunu ilk kez 2017’de E3’te duyurulduğundan bu yana piyasaya sürülmesine giden yolda yıllar süren değişiklikler, gecikmeler, inişler ve çıkışlar yaşandı.
- Film, kitap ve çeşitli medyadaki mevcut korsan IP’lerinin aksine, Skull and Bones için bir fark noktası olarak belirtilen ana şeylerden biri, klişeleşmiş yerelin dışına çıkması.
- Oyunculara sunacağı eşsiz manzaraları ve yeni mekanlarıyla Skull and Bones, 16 Şubat 2024’te piyasaya tamamen sürülmüş olacak.
Skull and Bones’un çalkantılı geliştirme yolculuğu nihayet sona yaklaştı. Merakla beklenen bu aksiyon-macera oyunu ilk kez 2017’de E3’te duyurulduğundan bu yana piyasaya sürülmesine giden yolda yıllar süren değişiklikler, gecikmeler, inişler ve çıkışlar yaşandı. Bu alışılmadık yola rağmen sadece birkaç gün içinde oyun nihayet oyuncuların elinde olacak.
Yardımcı içerik direktörü Gabriel Tay ve proje yöneticisi Jessica Chung için oyunun nihayet dünyaya açılacak olması heyecan verici. Tay, “Bunun sonunda gerçekleşiyor olması heyecan verici, gerçeküstü bir duygu. Oyunun bir geçmişi var ama bugün burada olmamız ve onu oyuncuların eline verecek olmamız… Bu gerçekten, gerçekten gerçeküstü bir duygu.” diyor.
Oyundaki yelken mekaniğinden dünya inşasına ve savaşa kadar her unsur son altı yıl boyunca dikkatle değerlendirilmiş. Film, kitap ve çeşitli medyadaki mevcut korsan IP’lerinin aksine, Tay’in Skull and Bones için bir fark noktası olarak belirttiği ana şeylerden biri, klişeleşmiş yerelin dışına çıkması. Tay oyunla ilgili, “Pek çok korsan medyasına bakarsanız, Karayipler’e yakın bir yerde geçtiğini görürsünüz. Biz bunu farklı bir yere taşımak ve aynı zamanda geldiğim yer olan Singapur’u da kapsamak ve bunun oyunda temsil edilmesini sağlamak istedik. Afrika kıyılarından Doğu Hint Adaları’na kadar Hint Okyanusu’nun tüm genişliğine ve bu farklı ülkelerden gelen çok çeşitli kültürlere, bölgelere ve hatta gemi türlerine sahibiz. Gerçekten de bu genişlik hissini yakalamak istedik ve bu neredeyse oyunda bir turist olmak gibi.” diyor.
Skull and Bones’da oyuncuların kendi filolarında biriktirmeye teşvik edildiği birden fazla gemi türü var ancak ekip, birçok oyuncunun özellikle bir tanesine bağlılık geliştireceğinin kesinlikle farkında. Chung, “Ben de tam olarak böyle bir insanım, gemime isim vermeyi severim. Çok sayıda özelleştirme sunmamızın nedeni de bu. Oyuncuların gemilerini gerçekten sahiplenmelerini istiyoruz.” diyor. Tay, “Geminize böyle bir bağlılık duymak, onunla havalı şeyler yapmak için daha da fazla motivasyon sağlıyor.” diyor. Oyuncuların filolarını genişletmesinin faydası, tercih ettikleri gemi kullanılamaz durumda olsa bile farklı bağlamlarda veya yerlerde yardımcı olacak her şekil ve boyutta çok sayıda gemilerinin olacak olması.
Skull and Bones’un zaman zaman dalgalı sularında bu gelgitlere hakim olma hissi oyunculara, maceralarının her deniz milinde odaklanmaları gereken projeler sağlıyor. Ekip, bu düşüncelerinden dönemin kıyafetlerine, enerjisine ve tavırlarına kadar Skull and Bones’un içerdiği araştırma ve özgünlük düzeyinden gurur duyarken gemi tabanlı oyunu heyecan verici kılan daha fantastik unsurlara da eğiliyor. Tay, “İç ve dış tarihçilerden işlerin nasıl yapıldığını en ince ayrıntısına kadar öğrendik. Bizim için önemli olan, bir oyunu eğlenceli kılan unsurlardan ödün vermeden özgünlüğü hissedebileceğiniz bir denge kurmaktı.” diyor.
Skull and Bones 16 Şubat 2024’te piyasaya tamamen sürülmüş olacak.
Derleyen: Fatma Ebrar Tuncel