- Max Planck Psikodilbilim Enstitüsündeki araştırmacılar, nadir genetik varyantların solaklığın gelişimiyle ilişkilendirildiğini keşfetti.
- Araştırmada 350.000’den fazla kişinin genetik sistemleri analiz edildi.
- Solaklık, nörogelişimsel bozukluklar ve nörodejeneratif hastalıkların genetik temellerini anlamada önemli ipuçları sunuyor.
Hollanda’daki Max Planck Psikodilbilim Enstitüsündeki araştırmacılar tarafından yakın zamanda yapılan bir araştırma, insanlarda solaklıkla ilişkili nadir genetik varyantları tespit etti. Bu varyantlar, genlerin nörogelişimsel bozuklukları ve nörodejeneratif hastalıkları nasıl etkilediğine dair fikir verdi.
Çalışma 350.000’den fazla kişiden alınan genetik verileri analiz etti. Analizin sonucunda solaklık ve beyinle ilgili bozukluklar arasında potansiyel bağlantılar bulundu. Doğa, sıklıkla protein yapı taşlarının sol yönlü yapısı ve DNA’nın sağa doğru bükülmesi gibi belirli yönelimlere yönelik tercihler sergiliyor. Eşit derecede işlevsel iki ele sahip olmalarına rağmen insanların yalnızca %10’u solak. Bu, kıtalar ve insanlık tarihi boyunca tutarlı bir durum.
Solaklığın nörogelişimsel bozukluğu olan bireylerde daha yaygın olması genetik bir bağlantıya işaret ediyor. Araştırmalar, solaklığın yaklaşık dört vakadan birinde kalıtsal olduğunu, beyin asimetrilerinin el hakimiyetini yaşamın erken dönemlerinde hatta doğumdan önce belirlediğini gösteriyor.
Önceki araştırmalar, mikrotübül bileşenlerini kodlayan genler de dâhil olmak üzere solaklıkla ilişkili genetik bölgeleri ve varyantları tanımlamıştı. Son çalışma, mikrotübülleri kodlayan TUBB4B genindeki nadir kodlama varyantlarını inceledi. Araştırmacılar solak bireylerin bu gende nadir kodlama varyantlarına sahip olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu buldu.
Çalışma, aynı zamanda solaklık ile otizmle bağlantılı genler arasında potansiyel ilişkiler de buldu ve bu da ortak bir genetik temele işaret ediyor. Genel olarak çalışma, solaklıkta nadir görülen genetik varyantların rolünü vurguluyor ve daha fazla araştırmanın bu özelliğe dâhil olan ek genleri ortaya çıkarabileceğini öne sürüyor.
Derleyen: Eliz Canyurt