- Gelecekteki robotlar, insan derisinin iyileşme yeteneklerini taklit eden ve kendi kendini onarabilen gerçekçi bir deriye sahip olabilir.
- Bu yeni yöntem, derinin robotun iskeletine açılan küçük delikler ve v şeklindeki kancalar aracılığıyla sağlam bir şekilde tutunmasını sağlıyor; daha doğal bir görünüm sunuyor.
- Araştırmacılar, bu teknolojinin tam işlevselliğe ulaşabilmesi için deri mukavemeti ve duyusal bilgi iletimi gibi alanlarda ilerlemeler gerektiğini belirtiyor.
Gelecekteki robotlar, kültürlenmiş deri hücreleri aracılığıyla insan derisinin iyileşme yeteneklerini taklit eden, gerçekçi ve kendi kendini onaran bir deriyle kaplanabilir. Bu buluş, derinin robotun iskeletine bağlanmasını sağlayan ve yerinde durmasını ve doğal görünmesini garantileyen yeni bir yöntemi içeriyor. Araştırmacılar, bulgularını Cell Reports Physical Science dergisinde yayımladılar.
Robot üretimi yapan tüm firmaların amacı ilk günden bu yana robotların daha insansı görünmesini sağlamak oldu. Kültürlenmiş deri hücrelerinden yapılan yapay deri de lateks gibi sentetik malzemelerden daha gerçekçi. Daha önce yapay deriyi güvence altına almak için kullanılan yöntemler, çoğu zaman yumrulara yol açan ve görünümü bozan sabitleyiciler içeriyordu. Yeni yaklaşım, robotun iskeletinde küçük delikler kullanarak “perforasyon tipi sabitleyiciler” olarak adlandırılan v şeklindeki kancaların deriyi sağlam bir şekilde tutmasını ve pürüzsüz bir yüzey sağlamasını mümkün kılıyor. Bu teknik, robotu hidrofobik hale getirmek için su buharı plazması ile işlemeyi de içeriyor ve bu da derinin jelinin robotun yüzeyine daha derinlemesine yapışmasını sağlıyor.
Demonstrasyonlarda araştırmacılar insan yüz ifadelerini, örneğin gülümsemeyi, silikon kaydırma tabakasıyla robotik yüze bağlanan deri ile taklit ettiler. Bu, kaslar sıkıştıkça yanakların doğal olarak şişmesine neden oldu. Perforasyon sabitleyiciler, derinin çıkıntı yapmayan yapılar olmadan 3 boyutlu kalıba sorunsuz bir şekilde oturmasını sağladı.
Ek olarak çalışma, perforasyon bazlı sabitleyicilerle ve sabitleyicisiz yüzeylerde derinin davranışını karşılaştırdı. Sabitleyiciler olmadan, deri yedi gün içinde %84.5’e kadar küçülürken, yaklaşık 1 milimetre sabitleyicilerle sadece %33.6 küçüldü. Daha büyük sabitleyiciler (0.25 mm ve 0.5 mm), deri küçülmesini daha da azaltarak derinin stabilitesini ve dayanıklılığını artırdı.
Tokyo Üniversitesi Endüstriyel Bilim Enstitüsü (IIS) araştırmacısı Shoji Takeuchi, robotların bu deriyi etkili bir şekilde kullanabilmesi için birkaç ilerleme gerektiğini belirtti. Özellikle besin ve nem tedariki ile ilgili sorunların çözülmesi gerekli. Bu da entegre kan damarları veya diğer perfüzyon sistemlerinin geliştirilmesini gerektiriyor. Ayrıca, derinin mekanik mukavemeti doğal insan derisiyle eşleşmeli ve bu da kolajen yapısı ile yoğunluğunun optimize edilmesini gerektiriyor. anlamına geliyor.
Yapay derinin gerçekten işlevsel olabilmesi için eninde sonunda onu giyen herhangi bir robota sıcaklık ve dokunma gibi duyusal bilgileri aktarması ve biyolojik kirlenmeye karşı dirençli olması gerek. Bu araştırma, yüz kaslarının hareketlerini anlamamızı ilerletme potansiyeline sahip. Bu da yüz felci gibi durumların cerrahi tedavisinde ve kozmetik ile ortopedik cerrahi kapasitelerini artırmada fayda sağlayabiliyor. Gelişmiş deri yapışma teknikleri, gelecekte robotik çerçevelerde v şeklindeki deliklere ihtiyaç duyulmasını da ortadan kaldırabiliyor.
Derleyen: Eliz Canyurt