Disney’in “Yıldız Savaşları”ndan ilham alan robotları, teknoloji dünyasının zirvesi Nvidia GTC 2025’te herkesi şaşırttı ve yapay zeka ile robot teknılojisinin geleceğine dair ipuçları verdi.
Detaylar haberimizde…
Yapay zeka ve grafik işlemci devi Nvidia‘nın her yıl düzenlediği ve sektörde “AI Woodstock” olarak anılan prestijli GTC (GPU Technology Conference) geliştiricileri konferansı, bu yıl Disney’in sevimli ve son teknoloji ürünü droidlerine ev sahipliği yaparak teknoloji ve eğlence dünyasını bir araya getirdi.
Nvidia CEO’su Jensen Huang’dan Sürpriz Konuk: Robot Droid Besh Sahneye Çıktı
Nvidia’nın karizmatik İcra Kurulu Başkanı Jensen Huang‘ın Salı günü gerçekleştirdiği ve merakla beklenen iki saatlik açılış konuşması, katılımcılara unutulmaz anlar yaşattı. Huang, yapay zeka, derin öğrenme ve robotik alanındaki en son yenilikleri aktarırken, sahneye davet ettiği sürpriz bir konukla dikkatleri üzerine çekti.
Huang’ın “Ne kadar zekisin bak,” diyerek etkileşim kurduğu minik droid Besh’in sevimli ve canlı hareketleri, arenayı dolduran binlerce teknoloji meraklısının ve “Yıldız Savaşları” hayranının büyük beğenisini topladı.
Besh’in yavru köpek gibi neşeyle zıplaması ve Huang’ın komutlarına verdiği akıllıca tepkiler, yapay zeka ve robotik teknolojisinin geldiği etkileyici noktayı gözler önüne serdi. Katılımcılar, bu sevimli teknoloji harikasının fotoğraflarını çekmek için telefonlarına sarılarak etkinliğin en çok konuşulan anlarından birini kaydetti.

Disney’in İnovasyon Harikası: “Yıldız Savaşları” Droidleri Gerçek Hayatta
Walt Disney Imagineering Araştırma ve Geliştirme’nin yaratıcılığı ve mühendislik dehasıyla hayata geçirdiği Besh, popüler “Yıldız Savaşları” video oyunundaki ikonik karakterlerden esinlenerek tasarlandı. Bu proje, Disney’in eğlence sektöründeki liderliğini teknoloji alanındaki yenilikçi çalışmalarıyla birleştirerek sınırları zorladığını bir kez daha kanıtladı.
Nvidia’da Omniverse ve simülasyon teknolojisi başkan yardımcısı olarak görev yapan Rev Lebaredian, droidlerle ilgili yaptığı açıklamada,
“Bu sevimli bir Disney robotu. Elbette şovu çalacak,”
ifadelerini kullanarak Besh’in etkinliğin en büyük ilgi odağı olacağını öngörmüştü. Lebaredian’ın bu sözleri, etkinliğin ilerleyen saatlerinde Besh ve kardeşi Grek‘in katılımcılar arasındaki yoğun ilgisiyle doğrulanmış oldu.
Nvidia’nın Yeni Nesil Fizik Motoru: Newton Robotlara Öğretiyor
Ancak bu sevimli droidlerin GTC sahnesine çıkmasının ardında, Nvidia’nın robot teknolojilerinde çığır açacak yeni bir ürününün de duyurusu yatıyordu.
Newton adlı fizik motoru. Bu yenilikçi teknoloji, robotlara fiziksel dünyada nasıl hareket edeceklerini, nesnelerle nasıl etkileşim kuracaklarını ve çeşitli görevleri nasıl yerine getireceklerini öğretmek amacıyla geliştirildi.
Nvidia, Google DeepMind ve Disney Research’ün iş birliğiyle geliştirilen Newton’un, bu yılın sonlarına doğru piyasaya sürülmesi planlanıyor.
Şirket yetkilileri, Newton’un sağlık, lojistik, üretim ve daha pek çok alanda robotların eğitiminde devrim yaratacağına inanıyor. Rev Lebaredian, bu teknolojinin insan emeğinin değerini ve ulaşılabilirliğini yeniden tanımlayacak ve potansiyel olarak 10 trilyon dolarlık devasa bir sektöre dönüşecek uygulamaları mümkün kılacağını vurguladı.
Fuar Alanında Robot Teknolojisinin Son Örnekleri Sergilendi
GTC etkinliğinin geniş fuar alanında, çeşitli sektörlere yönelik geliştirilmiş son teknoloji robotlar da sergilendi. Küçük küpleri farklı yığınlara ayıran hassas robot kollarından, ev ortamında basit temizlik görevlerini yerine getirmeye çalışan mobil robotlara kadar pek çok farklı uygulama alanı için tasarlanmış robotlar, katılımcıların yoğun ilgisini çekti. Bu sergilenen robotlar, yapay zeka, sensör teknolojileri ve kontrol sistemlerindeki son gelişmeleri somut bir şekilde gözler önüne serdi.
Besh ve Grek: GTC’nin Gözdesi Robot Kardeşler
Ancak fuar alanında sergilenen endüstriyel robotların yanı sıra, Jensen Huang’ın açılış konuşması sırasında ve sonrasında GTC kongre merkezinde dolaşan Disney’in robotik droidleri Besh ve onun yeşil renkli kardeşi Grek, katılımcıların adeta mıknatıs gibi ilgisini çekti. Katılımcılar, bu sevimli ve etkileyici robotlarla etkileşim kurmak, onlarla fotoğraf çektirmek ve onların hareketlerini yakından izlemek için adeta sıraya girdi.
Walt Disney Imagineering Araştırma ve Geliştirme Kıdemli Başkan Yardımcısı Kyle Laughlin, droidlerle ilgili yaptığı açıklamada,
“Herkes onlarla etkileşime girmeyi, onlarla fotoğraf çektirmeyi seviyor gibi görünüyor. Gerçek yıldızlar oldular.”
Laughlin’in bu ifadeleri, droidlerin GTC etkinliğinde ne kadar büyük bir ilgi odağı haline geldiğini açıkça ortaya koyuyor.

Disney’in Robotik Mirası: Animatronikten Gelişmiş Droidlere
Disney Araştırma Laboratuvarı Robotik Bölümü Yardımcı Direktörü Moritz Bächer, droidlerin Disney’in karmaşık mekanik sistemler konusundaki onlarca yıllık deneyiminin en son ve en etkileyici meyvesi olduğunu belirtti.
Bächer, Disney’in robotik macerasının, Disneyland’ın ikonik Başkanlar Salonu’nda onlarca yıldır ziyaretçilerini büyüleyen animatronik robotlara kadar uzandığını hatırlattı. Besh ve Grek, bu köklü geleneğin en modern ve yapay zeka ile güçlendirilmiş temsilcileri olarak öne çıkıyor.
Mavi renkli Besh ve yeşil renkli Grek’e ek olarak, Disney’in Ekim 2023’te ilk kez görücüye çıkardığı turuncu ve kırmızı renkte iki droid daha bulunuyor. Bu dört droid, Disneyland’da sınırlı sayıda gösterimlerinin ardından bu Ocak ayında Disney’in ilk yolcu gemilerine katılarak misafirleri eğlendirmeye başladı.
Disney yetkilileri, bu sevimli droidlerin bu yılın ilerleyen zamanlarında Tokyo Disney Resort, Disneyland Paris ve Walt Disney World gibi dünyanın dört bir yanındaki Disney parklarında da hayranlarıyla buluşmasının planlandığını duyurdu.

Droidlerin Gelişim Süreci: Sanal Simülasyonlardan Gerçek Dünya Etkileşimine
Droidlerin “babası” olarak nitelendirilen Moritz Bächer, sekiz kişilik uzman bir ekibin droidlerin ilk prototipini bir yıl boyunca yoğun bir çalışma temposuyla geliştirdiğini açıkladı. Her bir droid, çevresindeki fiziksel alanı algılamak için gelişmiş kameralar ve çeşitli sensörlerle donatılmış durumda. Bu sensörlerden elde edilen veriler, droidlerin karmaşık hareketlerini ve etkileşimlerini mümkün kılan güçlü bir GPU (grafik işlemci birimi) tarafından işleniyor.
Bächer, robotların fiziksel dünyada ustaca gezinmeyi öğrenmeleri için “takviyeli öğrenme” olarak bilinen yenilikçi bir yapay zeka tekniği kullanıldığını belirtti. Bu süreçte, droidin birebir dijital bir kopyası, son derece gerçekçi sanal bir ortamda defalarca yürümeye teşvik ediliyor.
Mükemmel bir şekilde yürüyene ve denge sorunlarını tamamen ortadan kaldırana kadar süren bu sanal eğitimde, doğru ve başarılı hareketler olumlu geri bildirimlerle ödüllendirilirken, hatalı veya dengesiz hareketler ise olumsuz geri bildirimlerle düzeltiliyor.
Bu titiz sanal simülasyon eğitimi sayesinde, gerçek dünyadaki droidler daha ilk adımlarından itibaren düşmeden nasıl yürüyeceklerini ve dengelerini nasıl koruyacaklarını adeta içgüdüsel olarak öğreniyorlar. Jensen Huang da konuşmasında, bu yenilikçi eğitim yönteminin otonom araçlar, endüstriyel robotlar ve diğer gelişmiş robotik sistemlerin geliştirilmesinde de büyük bir potansiyele sahip olduğunu vurguladı.
Duygusal İfadeler ve Uzaktan Kontrol: Droidlerin İnteraktif Yetenekleri
Droidlere sadece hareket yetenekleri kazandırılmakla kalınmadı, aynı zamanda süreç boyunca belirli duygusal ifadeleri nasıl sergileyecekleri de titizlikle öğretildi. Yetenekli Disney animasyon sanatçıları, bir droidin mutluluk, utangaçlık, şaşkınlık veya öfke gibi farklı duygusal durumları ifade etmek için gerçekleştirmesi gereken spesifik eylemlerin detaylı animasyonlarını hazırladılar.
Örneğin, utangaç bir droid başını hafifçe eğer ve göz temasından kaçınırken, öfkeli bir droid göğsünü kabartır ve dik bir şekilde bakışlarını sabitleyebiliyor. Bu duygusal ifadeler de, tıpkı hareket yetenekleri gibi, sanal ortamda tekrarlanan simülasyonlar ve geri bildirimler aracılığıyla droidlerin “öğrenme” sürecinin bir parçası oldu.
İzleyicilerin karşısına çıkan droidler, insan yaratıcı yönetmenler tarafından uzaktan kumanda aracılığıyla kontrol ediliyor. Yönetmenler, droidlere hangi yöne hareket etmeleri gerektiğini veya mevcut koşullara göre hangi duygusal ifadeyi sergilemeleri gerektiğini anlık olarak iletebiliyorlar.
Ancak Disney, droidlere daha fazla özerklik kazandırmak için çalışmalarını sürdürüyor. Bu amaçla, insan yönetmenlerin farklı senaryolara nasıl tepki vermeleri gerektiği konusundaki verileri toplayarak, droidlerin gelecekte daha bağımsız kararlar alabilmesi hedefleniyor.
Tam Otonomi Yerine Kontrollü Eğlence: Disney’in Önceliği
Ancak Moritz Bächer, şirketin önceliğinin tam robotik özerklik olmadığını vurguladı. Bächer, bu droidlerin öncelikli kullanım amacının eğlence olduğunu ve bu nedenle Disney’in droidler ve onların etkileşimleri üzerinde kontrolü elinde tutmak istediğini belirtti. Başka bir deyişle, bu sevimli droidlerin kontrolden çıkıp beklenmedik davranışlar sergilemesi gibi bir durum söz konusu olmayacak.
Bunun bir örneği, Bächer’in Perşembe günkü konuşması sırasında yaşanan ilginç bir olayla ortaya çıktı. Bir GTC katılımcısı:
“Nvidia GTC 2025’in en viral klibini yaratabilir miyiz? Yeşil robot, mavi robota çarpıp ne olacağını görebilir misin?”
şeklinde bir soru yöneltti. Bunun üzerine yeşil renkli droid Grek, mavi renkli droid Besh’e döndü, gergin bir şekilde gözlerini kırpıştırdı ve ardından bu “tehlikeli” görevi nazikçe reddetti. Bu sevimli ve kontrollü “reddetme”, Disney’in robotlarının güvenlik ve kontrol prensiplerine ne kadar önem verdiğini açıkça gösterdi.
Sonuç olarak, Disney’in “Yıldız Savaşları” temalı robotik droidleri, Nvidia GTC 2025 etkinliğine damgasını vurarak teknoloji ve eğlence dünyasını büyüleyici bir şekilde bir araya getirdi. Bu sevimli ve son teknoloji ürünü droidler, hem teknolojik yetenekleriyle hem de duygusal ifadeleriyle katılımcıların gönlünü kazanırken, yapay zeka ve robotik alanındaki geleceğe dair heyecan verici bir bakış sunmuş oldu.
Derleyen: Ceren Bal