- Eriyen buzullar küresel ısınmayı bir tür döngüye sokuyor olabilir.
- Buzullar eridikçe yer altında toprak rezervlerindeki eski metan gazı atmosfere salınıyor.
- Araştırmacılar durumun gidişatı hakkında pek umutlu değil.
Nature dergisinde yayımlanan yeni bir çalışma, eriyen Arktik buzullarının güçlü bir sera gazı etkisi yaratan antik metan gazı depolarını atmosfere saldığını öne sürüyor.
Norveç’in Svalbard takımadasında buzulların geri çekilmesini inceleyen çalışmaya göre eriyen buzullar yeni, uzun süre buz tutmuş toprakları ortaya çıkardıkça gaz da salınıyor. Buz çekildikçe eski yer altı suları yüzeye çıkıyor ve yer üstü kaynakları oluşturuyor. İncelenen 123 kaynaktan 122’sinin güçlü metan rezervuarları içerdiği keşfedildi.
Şu an bu kaynaklardan atmosfere ne kadar miktarda gaz salınımı olduğu tam olarak belli değil. Ancak, bu keşifle zaten küresel ısınmanın yıkıcı bir etkisi olan buzulların erimesinin, yıkıcı bir döngüye girdiği anlaşılıyor.
Araştırmanın başyazarı ve Cambridge Üniversitesinde bilim insanı olan Gabrielle Kleber, “Bu, iklim değişikliğinin neden olduğu bir geri besleme döngüsü. Buzullar iklimin ısınması nedeniyle geri çekiliyor ve geride metan gazının salınmasını teşvik eden bu açık ön alanları bırakıyorlar.” dedi.
Yeni keşfedilen metanın milyonlarca yıllık olduğuna inanılan yaşı, su altı metan rezervuarlarının çok büyük olduğunu gösteriyor. Kleber, yaptığı açıklamada “Bu mikroplar tarafından çağdaş olarak üretilen metan değil. Bu metan, kayalar oluştuğunda ortaya çıkmıştır.” dedi.
Çalışmada ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, araştırmacılar yer altındaki killi yapraktaşı depolarında sıkışmış büyük birikintiler buldular. Buna istinaden, araştırmacılar bu taşa benzer oluşumların gezegenin kuzey bölgelerinde bol olduğunu düşünüyor.
Norveç’in Svalbard Üniversite Merkezi’nden bilim insanı Andy Hodson, “Killi yapraktaşı Dünya’nın en bol bulunan tortul kayasıdır ve Kuzey Kutbu’nda bol miktarda bulunmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Araştırmacılar durum hakkında pek de iyimser düşünmüyor. Kleber, “Gözlerimizin önünden yüzlerce metreküp suyun akıp gitmesini izlemek ve mevcut iklimimizde bunun asla yerine konulamayacak bir buz olduğunu bilmek kasvetli. Şimdi de buzulun önünde fokurdayan bu metan kaynaklarına sahibiz.” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Derleyen: Damla Şayan