Dünyanın gördüğü en acımasız savaş olan II.Dünya Savaşı‘nda Nazi Almanya’sının acımasızlığına ek olarak nükleer güç geliştirilmesinden korkuluyordu.
Einstein, bu korkuyla ABD Başkanı Roosevelt’e nükleer enerjinin potansiyel gücü ve tehlikesi hakkında uyarıcı bir mektup yazdı.
Bu mektup, ABD’nin nükleer bomba geliştirmesine yol açtı. Yıllar sonra 2 sayfalık bir mektup 2 şehre ve 200 bin cana mâl oldu.
Einstein bu mektup için “hayatımın en büyük hatası” demiştir.
Geçtiğimiz yıl gişe rekorları kıran Oppenheimer filmi, atom gücünün ölümcül kullanımının gerçek bir öyküsüdür. Eğer ki 2 Ağustos 1939’da iki sayfalık bir mektup yazılmamış olsaydı, bu film sadece bir bilimkurgudan ibaret olurdu.
II. Dünya Savaşı’nın alevlendiği yıllarda Nazi Almanya’sı dünya haritasını değiştirmeye başlamıştı. Ayrıca Nazi Almanya’sının nükleer silah geliştirme potansiyeline dair endişeler günden güne artıyordu.
Nükleer endişelerle yazılan bir mektup
Dönemin ünlü bilim insanları Albert Einstein ve Leo Szilard, Almanya’nın nükleer güç geliştirmesinden duydukları korku sebebiyle ABD hükümetini acil eyleme geçmeye çağırdılar. Albert Einstein, Szilard’ın yardımıyla dönemin ABD başkanı Roosevelt’e bir mektup yazdı.
Einstein, ABD Başkanı Franklin D. Roosevelt’e yazdığı 2 Ağustos 1939 tarihli mektupla nükleer enerjinin potansiyel tehlikeleri ve fırsatları hakkında bilgi verdi. Mektup içeriğini kısaca şöyle özetleyebiliriz:
• Son Derece Güçlü Bombalar: Einstein, uranyumun çekirdek bölünmesi (fisyon) yoluyla büyük miktarda enerji açığa çıkarabileceğini belirtti. Bu enerjinin “son derece güçlü bombaların” üretiminde kullanılabileceğini vurguladı.
• Nazi Almanya’sının Araştırmaları: Almanya’nın uranyum ve diğer nükleer malzemeleri topladığına ve bu malzemelerin nükleer silah geliştirmek için kullanılabileceğine dair endişelerini dile getirdi. Nazi Almanya’sının bu tür bir teknoloji üzerinde çalışabileceği konusunda uyarıda bulundu.
• ABD’nin Harekete Geçmesi: Mektup, ABD hükümetinin nükleer araştırmalar gerçekleştirmesi ve bu alanda ciddi yatırımlar yapması gerektiğini önerdi. Einstein ve Szilard, Amerika’nın bu konuda harekete geçmesini zorunlu gördüler.
• Bilimsel ve Stratejik Uyarı: Einstein, nükleer enerji ve silahların potansiyel tehlikeleri hakkında bilimsel bir çerçeve sundu. Mektubunda, nükleer reaksiyonların kontrol edilmesi ve bu enerjinin askeri amaçlar için kullanılmaması gerektiği konusuna dikkat çekti.
ABD’nin nükleer yıkım projesi: Manhattan
Einstein’ın bu mektubu, Manhattan Projesi olarak bilinen ABD’nin gizli atom bombası araştırmasının başlamasına zemin hazırladı. Manhattan Projesi’nin başında fizikçi Robert Oppenheimer vardı ve birçok bilim insanının katkısıyla yürütüldü.
Manhattan Projesi sonucu üretilen ilk atom bombaları 1945 yılında test edildi. Ölümcüllükte sınır tanımayan bu bombalar Japon şehirleri Hiroşima ve Nagazaki üzerinde kullanıldı. Atom bombaları 200 bin kişiyi öldürdü veya yaraladı ve yıllar boyu bölgedeki radyasyon binlerce kişiyi daha etkiledi. Şehirler tanınamaz hale geldi.
Einstein’ın pişmanlığı ve günah çıkarması
Einstein’ın amacı ABD’yi Almanya konusunda uyarmak ve harekete geçmesini sağlamaktı ancak mektubu amacından çok daha fazlasına mâl oldu. Einstein, bu projeye olan katkılarından dolayı büyük pişmanlık duydu.
Atom enerjisinin yıkıcılığından endişe duyduğu için 1946’da Acil Durum Atom Bilim İnsanları Komitesi’ni kurdu. Ayrıca 1950’lerde nükleer silahsızlanma hareketlerine öncülük etti. Einstein, istemediği sonuçlar doğuran mektubunun ardından bu eylemleriyle âdeta günah çıkarmaya çalıştı.
2 sayfa mektup, 200 bin can ve 2 şehir
Kısaca Einstein’ın 2 sayfalık mektubu amacından çok daha fazlasına neden olmuş; yüz binlerce cana, 2 şehre ve dünya çapında tedirginliğe dolaylı olarak yol açmıştı. Einstein’in mektubu savaşı sonsuza dek etkiledi ve bugünkü dünyanın oluşmasında rol oynadı.
Einstein, yıllar sonra bu mektubu için “hayatımın en büyük hatası” demiştir.
Derleyen: Ömer Kağan Selen