İçinizdeki en gizli derdi Alexa ile paylaşır mıydınız? Ya da özellikle stresli bir günün ardından Siri’den biraz duygusal destek ister miydiniz? Yapay zekâ (AI) yazılımı tarafından desteklenen bu sistemler daha da sofistike hale geldikçe, oldukça iyi ve ayrıntılı cevaplar vermeye başlıyorlar. Peki yapay zekâ sohbet robotları etkili terapistler olmak için yeterince insansı olabilecek mi?
Bilgisayar programcısı Eugenia Kuyda, kullanıcılara önemseyen, her zaman dinlemek ve konuşmak için burada, yanınızda olan bir yapay zekâ arkadaşı sunduğunu söyleyen ABD’li bir sohbet robotu uygulaması olan Replika’nın kurucusu.
2017 yılında başlatılan uygulamanın şu anda iki milyondan fazla aktif kullanıcısı var. Yapay zekâ konuşmalarından öğrendiği için her birinin kendilerine özgü bir sohbet robotu veya “replika”sı var. Kullanıcılar ayrıca sohbet robotları için kendi karikatür avatarlarını da tasarlayabiliyor.
Kuyda, uygulamayı kullananların, “insanlarla etkileşime girmeden önce ısınmak” için bu uygulamaya başvuran otistik çocuklardan, yalnız olan ve bir arkadaşa ihtiyaç duyan yetişkinlere kadar uzandığını söylüyor. Diğerlerinin Replika’yı iş görüşmeleri için pratik aracı, siyaset hakkında sohbet arkadaşı ve evlilik danışmanı olarak kullandıkları söyleniyor.
Uygulama öncelikle bir arkadaş ya da yoldaş olmak üzere tasarlanmış olsa da kullanıcıların daha iyi alışkanlıklar edinmelerini ve kaygılarını azaltmalarını sağlayarak ruh sağlığınıza fayda sağlayabileceğini de iddia ediyor.

Eugenia Kuyda, Replika’nın bir terapistten ziyade bir arkadaş olarak görülmesi gerektiğini söylüyor.
Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre Dünya genelinde yaklaşık bir milyar insan ruhsal bozukluk yaşıyor. Bu, her 10 kişiden birinden daha fazlası anlamına geliyor. WHO, ihtiyacı olan insanların sadece küçük bir kısmının etkili, uygun fiyatlı ve kaliteli ruh sağlığı hizmetlerine erişebildiğini de ekliyor.
Kendisi ya da bir yakını için endişe duyan herkesin ilk etapta bir tıp uzmanına gitmesi gerekirken, chatbot ruh sağlığı terapistlerinin büyümesi pek çok insana olumlu bir destek sunabilir. İngiliz Psikoloji Derneği üyesi Dr. Paul Marsden, ruhsal sağlığınızı iyileştirmeyi amaçlayan uygulamaların yalnızca doğru olanı bulduğunuzda yardımcı olabileceğini ancak bu yardımın da bir sınır çerçevesinde olabileceğini belirtti.
Yine de Dr. Marsden, yapay zekânın terapötik sohbet robotlarını daha etkili hale getirme gücü konusunda heyecanlı olduğunu söylüyor: “Ruh sağlığı desteği konuşma terapisine dayanır ve chatbot’ların yaptığı da konuşmaktır. Bunlar yalnızca yüz yüze terapiye ek olarak görülmelidir. Fikir birliği, uygulamaların insan terapisinin yerini alamayacağı yönünde.”
Peki ya bir kişinin chatbot terapistiyle ilişkisi sağlıksız bir hal alırsa? Replika, şubat ayında bazı kullanıcıların chatbot’larıyla müstehcen konuşmalar yaptığının ortaya çıkmasıyla manşetlere taşındı. Haberler, Replika’nın arkasındaki firma olan Luka’nın bu tür cinsel alışverişleri önlemek için yapay zekâ sistemi güncellemesinin ardından ortaya çıktı. Luka’nın bu hamlesi, şubat ayında İtalya’nın veri koruma ajansının İtalyanların kişisel verilerini kullanmasını yasaklamasıyla da ilgili olabilir.
İtalyan gözlemci, uygulamanın 18 yaşından küçükler tarafından kullanıldığını ve “yaşlarına kesinlikle uygun olmayan yanıtlar” aldıklarını iddia etti. Ayrıca uygulamanın “halen gelişim aşamasında olan ya da duygusal kırılganlık yaşayan bireyler için riskleri artırabileceğini” de ekledi.
Bu hamle Replika’nın İtalya’da kullanımını sınırlayabilir ve Luka para cezasına çarptırılabilir. Luka, “İtalyan düzenleyicilerle yakın bir şekilde çalıştığını ve görüşmelerin olumlu ilerlediğini” söyledi.
Yine de Dr. Marsden, yapay zekâ destekli terapi sohbet robotlarının daha da gelişmeye devam edeceğini söylüyor: “Yeni AI chatbot teknolojisi, empati ve insan zihninin nasıl çalıştığını anlamak da dahil olmak üzere etkili ruh sağlığı desteği için beceriler geliştiriyor gibi görünüyor.”
Bu yorumlar, New York’taki Cornell Üniversitesinin ChatGPT’yi insanların başkalarının farklı düşünebileceğini ne kadar iyi anlayabildiğine bakan bir dizi testten geçirdiği yakın tarihli bir çalışmanın ardından geldi. Yapay zekânın aldığı puanlar dokuz yaşındaki bir çocuğunkine eş değerdi.
Daha önce bu tür bir bilişsel empatinin sadece insana özgü olduğu düşünülüyordu.
Derleyen: Enver Çakır