- “Digit” adını taşıyan bu yeni teknoloji harikası, sahip olduğu yeteneklerle oldukça etkileyici.
- Bu teknolojinin yükselişi, işçilerin geleceğini nasıl etkileyebileceği konusunda büyük bir soru işareti yarattı.
- Digit’in tekerlek kullanmak yerine iki ayak üzerinde yürüme yeteneği, depolardaki engelleri aşma konusunda büyük bir avantaj sağlıyor.
E-ticaret devi Amazon, sadece müşterilere daha hızlı hizmet sunma amacıyla değil, aynı zamanda iş dünyasının geleceğini şekillendirmek amacıyla değişim başlatıyor. Amazon CEO’su Jeff Bezos, bu devrim niteliğindeki adımı şu sözlerle açıkladı: “Müşterilere daha hızlı hizmet sunma misyonumuzu daha da ileri taşımak adına insansı robotlarla iş yapış biçimimizi değiştiriyoruz.” Bezos’un bu sözleri, Amazon’un sadece bir e-ticaret devi olmanın ötesine geçtiğini gösteriyor.
Digit: Amazon’un Depolardaki Yeni İnsansı İş Arkadaşı
“Digit” adını taşıyan bu yeni teknoloji harikası, sahip olduğu yeteneklerle oldukça etkileyici. Amazon Robotics’ten Scott Dresser, Digit’i “İnsanların yapabildiği gibi nesneleri kavrayabilen ve taşıyabilen” bir mucize olarak tanımlıyor. Bu, sadece Amazon’un değil, tüm e-ticaret sektörünün dönüşümünün bir sembolü olacak.
Ancak bu radikal dönüşümün eleştirilere yol açtığı da bir gerçek. GMB sendikasının organizatörlerinden Stuart Richards, Amazon’un “Yıllardır çalışanlarını robot gibi kullanmaya başladığını” savunarak tepki gösteriyor. Bu, teknolojinin yükselişinin, işçilerin geleceğini nasıl etkileyebileceği konusunda büyük bir soru işareti yaratıyor. Ancak Amazon sözcüsü, bu eleştirilere karşı çıkarak robotların aslında yeni iş fırsatları yarattığını savunuyor ve şirket içinde birçok yeni iş türünün oluştuğunu vurguluyor. Bu, iş dünyasındaki dönüşümün sadece iş kayıpları getirmediğini, aynı zamanda yeni istihdam fırsatları yarattığını gösteriyor.
Amazon Robotics’in baş teknoloji uzmanı Tye Brady, robotların tamamen insanların yerini alamayacağını belirterek, “İnsanlar, tatmin sürecinin merkezinde yer alıyor; daha yüksek düşünme yeteneği ve sorunları teşhis etme yeteneğine sahipler.” diyor. Bu ifadeler, insansı robotların insan işçilerin yerini almak yerine onlarla iş birliği yapmayı hedeflediğini vurguluyor. Teknolojinin, insana özgü becerilerin gölgesinde geliştiğini hatırlatıyor.
Digit’in tekerlek kullanmak yerine iki ayak üzerinde yürüme yeteneği, depolardaki engelleri aşma konusunda büyük bir avantaj sağlıyor. Scott Dresser, bu özelliğin işyerlerinde verimliliği artırdığını belirtiyor. Ancak Dresser, robotun hâlâ geliştirilme aşamasında olduğunu ve insanlarla güvenli bir şekilde iş birliği yapabilmesi için denemelerin sürdüğünü ifade ediyor. Bu insansı robotların günlük iş yaşamına tam anlamıyla entegre olmasının biraz zaman alabileceğini gösteriyor.
Son yıllarda işletme maliyetlerini düşürme baskısı altında olan Amazon, otomasyonun kullanımını hızla artırıyor. Şirket, geçen yıl büyük bir robot kolunu kullanarak eşyaları taşıma kapasitesinden bahsetti ve ayrıca depo içi hareketlilik için tekerlekli robotlar kullanmanın yanı sıra bazı ABD eyaletlerinde dronlarla teslimat hizmetine başladı. Bu gelişmeler, Amazon’un sadece bir e-ticaret şirketi olmanın ötesine geçerek, teknoloji lideri olma yolunda ilerlediğini gösteriyor.
Kısacası, otomasyonun ve insansı robotların yükselişi, iş dünyasında büyük bir dönüşümü işaret ediyor. Amazon, bu değişimin öncüsü olmaya devam ederken, bu teknolojik gelişmelerin iş gücü ve iş süreçlerinde nasıl bir etki yaratacağı merak konusu olarak önümüzde duruyor. Bu teknoloji, sadece iş dünyasını değil, aynı zamanda işçilerin geleceğini de şekillendirmeye başlamış durumda.
Derleyen: Dilara Nur Oka