- Bir yıldızın yaşı, dönüş hızı ve yüzeyindeki lekelere göre ölçülür. Florida Üniversitesinden bir grup astronom, yıldızların yaşını hesaplamak için NASA ile iş birliği yaptı.
- Geliştirilen “Butterpy” isimli program sayesinde yıldızın dönüş hızı, yıldız yüzeyindeki noktalar ve ışık eğrileri araştırılabilecek.
- İncelemelerin ötegezegen arayışı ve galaksinin oluşumu hakkında bilgi sunması planlanıyor.
NASA’nın Nancy Grace Roman Uzay Teleskobu, Mayıs 2027’de fırlatılmasının ardından yüz binlerce yıldızın dönüş periyotlarını ölçerek yıldızların yaşlarına ilişkin yeni bilgiler verecek.
Yıldızlar hızla dönerek doğarlar. Yıldız rüzgârı olarak bilinen yüklü parçacık akışı ve yıldızın kendi manyetik alanı arasındaki etkileşimlerin açısal momentumunun azalması ile yıldızlar zamanla yavaşlar. Manyetik frenleme olarak adlandırılan bu etki, her yıldızın manyetik alan gücüne göre değişiklik gösterir. Manyetik alanı daha güçlü olan yıldızlar daha hızlı döner ve bu onların daha hızlı yavaşlamasına sebep olur. Manyetik alanların etkisiyle yaklaşık bir milyar yıl sonra aynı kütle ve yaştaki yıldızlar aynı hızla dönmeye başlar. Bu özellikler yıldızların potansiyel yaşının bilinmesini sağlar.
Astronomlar yıldızların yaşını ölçmek için yıldızın yüzeyindeki lekelerin yıldız parlaklığını nasıl etkilediğini araştırırlar. Yıldızların dönüşü yıldız yüzeyine dağılmış düzinelerce nokta oluşturur. Bu nokta ve lekeler zamanla değişir ve yıldızın dönüş hızını ölçmeyi daha zor hale getirir.
Florida Üniversitesinden gökbilimci Zachary Claytor, bir yıldızın zaman içinde değişen parlaklık ölçülerini inceleyerek dönüş periyodunu saptamak için harekete geçti. Claytor, Nancy Grace Roman Uzay Teleskobu tarafından finanse edilen “butterpy” isimli bir program geliştirdi. Yıldızların ışık eğrilerini analiz etmek için evrişimli sinir ağı kullanılır. Bu program sinir ağının simüle edilmiş ışık değerleri konusunda eğitilmesini sağlıyor.
Claytor, programın yıldızın dönüş hızı, nokta sayısı ve nokta ömrü, noktaların nasıl ortaya çıktığı ve nasıl ışık eğrilerine evrildiğine dair bilgiler sunacağını söyledi.
Araştırmacılardan oluşan ekip, sinir ağını NASA’nın TESS (Evrilen Ötegezegen Araştırma Uydusu) üzerinden gelen verilere uyguladı. Sistematik etkilerin daha uzun yıldız dönüş sürelerini ölçmeyi zorlaştırdığı biliniyordu. Buna karşın butterpy daha uzun dönüş sürelerini doğru şekilde ölçtü.
Nancy Grace Roman Uzay Teleskobu, üç temel görev yürütecek. Bu görevlerden biri olan Galaktik Şişkinlik Zaman Alanı Araştırması kapsamında yüz milyonlarca yıldızdan veri toplanacak. Teleskop, yıldızlarla dolu bir bölge olan galaksinin merkezine doğru yol alacak ve yıldızlardan kaçının zamanla parlaklığının değiştiğini hesaplayacak.
Bu ölçümler galaksinin nasıl oluştuğunu ve zaman içindeki gelişimini gösterecek. Bunun yanında uzak ötegezegenlerin araştırılmasında da imkan sağlayacak.
Derleyen: Esame Ayşe Atalay