Met Gala 2025 ve ‘Black Dandy’: Moda Yoluyla Kimlik ve Direniş

Destek Olun: Dijitaliyidir'de yayımlanan reklamları engellemek için AdBlocker kullanmazsanız bize destek olmuş olursunuz. Ayrıca ekibimize destek olmak isterseniz Google aracılığı ile destek olabilirsiniz. Şimdiden teşekkürler.
Eda Azap
Ekleyen Eda Azap
6 dk okuma süresi

Dünyanın en prestijli moda etkinliklerinden biri olan Met Gala, 2025 yılında da gündem yaratmayı başardı. New York’taki Metropolitan Sanat Müzesi tarafından her yıl düzenlenen ve yalnızca özel davetlilerin katılabildiği bu gösterişli etkinliğin bu yılki teması “Superfine: Tailoring Black Style” başlığıyla sunuldu. Bu tema, yalnızca bir estetik tercihi değil; aynı zamanda tarihsel, kültürel ve politik bir kimlik beyanı olarak moda anlayışını yeniden tartışmaya açtı.

Detaylar haberimizde…

“Black Dandy” Teması Ne Anlatıyor?

Bu yılki tema, siyah erkekliğin tarihsel süreçte giyim yoluyla nasıl ifade alanı yarattığını, asimilasyona karşı bir direniş biçimi olarak modayı nasıl kullandığını gündeme taşıyor. Temanın ilham kaynağı, akademisyen Monica L. Miller’ın Slaves to Fashion adlı kitabı. Eserde, kölelik döneminde siyah bireylerin Avrupa şıklığını yeniden yorumlayarak kimliklerini koruma ve yeniden tanımlama süreci vurgulanıyor.

Dapper Dan, James Baldwin ve Harlem Rönesansı’nın ruhu, bu yılki gala gecesinde sadece podyumda değil, kültürel bellekte de yürüdü.

Dandilik: Zarafetten Direnişe

Dandyizm; stil sahibi, özenli ve entelektüel bir kendini ifade biçimi olarak 18. yüzyılda doğmuş olsa da, siyah dandy kavramı daha derin anlamlar içeriyor. Avrupalı zenginlerin “statü sembolü” olarak yanlarında taşıdığı şık siyah hizmetkârlar, zamanla bu estetik düzeni kendi kimlik mücadelesi için dönüştürdü.

Bazı tablolar —örneğin Bélizaire and the Frey Children (1837)— bu dönüşümün sessiz tanığı. Siyah bireyler, estetik üzerinden hem sessiz bir direniş hem de bir tür kimlik beyanı sergiledi.

Black Dandy Nedir?

Dandyizm; özenli, stil sahibi ve sanatsal bir kendini sunum biçimidir. Özellikle 18. yüzyılda erkekler arasında yaygınlaşan bu akım, zarif giyimden dikkatli kişisel bakıma kadar her detayda kendini gösterir. Siyah Dandilik kavramı ise, Monica L. Miller’ın “Slaves to Fashion: Black Dandyism and the Styling of Black Diasporic Identity” adlı kitabıyla temellendirilmiştir. Kitapta, köleleştirilen Afrikalıların Avrupa estetiğini nasıl benimsediği ve dönüştürdüğü anlatılır. Dandilik, bir başkaldırı, entelektüel duruş ve zarif bir öz-yeniden inşa biçimi haline gelir.

Avrupa’da zenginler için iyi giyimli bir siyah hizmetkâra sahip olmak bir statü göstergesiydi. Ancak bu kişiler aynı zamanda estetik bir direniş biçimi sergiliyordu. “Bélizaire and the Frey Children” (1837) gibi tablolar, bu görselliği taşır: köleleştirilmiş bir Afro-Kreol genç, sahipleriyle birlikte, zarif bir ceket ve fularla resmedilmiştir.

“Bélizaire and the Frey Children”

Bazı seyahat notları, köleleştirilmiş çocukların Afrika’dan getirdikleri boncukları hâlâ taktığını, bunun bir hafıza taşıyıcısı olduğunu ortaya koyar. Bu tür aksesuarlar, kimliğin sessizce korunması ve kültürel hafızanın yitirilmemesi anlamına gelir.

Türkiye’de Dandilik Yok Ama Anlam Parallellikleri Var

Her ne kadar Türkiye’de “Black Dandyism” gibi tanımlanmış bir akım bulunmasa da, kıyafetle ifade edilen kimlik mücadeleleri Osmanlı’dan bugüne farklı biçimlerde varlığını sürdürdü. Tanzimat ile birlikte Batılı kıyafet tarzlarının modernleşme aracı olarak kullanılması, kıyafet üzerinden kimlik kurma çabasının en net örneklerinden biridir.

Bugün ise Afro-Türk topluluklarının, Türkiye’de görünürlük ve kültürel temsil arayışlarında moda, önemli bir araç haline geliyor. Sosyal medya üzerinden sesini duyuran Afro-Türk influencer’lar, yalnızca şıklık değil, tarihsel bir belleği de taşıyor.

Met Gala’da Giyilenler Sadece Kıyafet Değil, Birer Beyan

Janelle Monáe

Janelle Monáe’nin gecedeki sözleri, temanın mesajını özetler nitelikteydi:

“Kendimi özgür hissetmek istiyorum ve takım elbisemle bu hissi gösterebiliyorum.”

Bu ifade, modayı yalnızca bireysel stil değil, aynı zamanda kolektif bir hafıza ve direniş biçimi olarak gören bir yaklaşımı yansıtıyor. Aynı bakış açısı, Türkiye’deki genç kuşaklar arasında da giderek yaygınlaşıyor.

James Baldwin’den OutKast’a: Siyah Dandilik Evriliyor

James Baldwin, hem queer kimliği hem de entelektüel zarafetiyle dandy kavramını dönüştüren figürlerden biri. 1980’lerde Dapper Dan, Harlem’de lüks logoları sokak stiline entegre ederek modada devrim yarattı. Bugün ise bu gelenek, Janelle Monáe gibi sanatçılarla devam ediyor.

Met Gala 2025, geçmişin şıklığını bugünün politik söylemiyle birleştirerek modanın tarih yazma biçimi olduğunu yeniden kanıtladı.

Amerikalı romancı ve aktivist James Baldwin (1924–1987, solda), arkadaşlarıyla birlikte, ABD, Ekim 1963. (Fotoğraf: Mario Jorrin/Pix/Michael Ochs Archives/Getty Images aracılığıyla)

Sonuç: Giyinmek Konuşmaktır

2025 Met Gala’nın “Black Dandy” teması, sadece bir kostüm gecesi değil, bir tarih anlatımıydı. Amerika’daki siyah deneyimin estetikle nasıl bir direniş biçimi haline geldiğini vurgularken, Türkiye gibi çok kültürlü ülkelerde de moda aracılığıyla ifade edilen kimlik mücadelelerini düşünmeye davet ediyor.

Görünürlük, hafıza, zarafet ve duruş… Moda, bir gösteriden ibaret değil; kimliklerin sessizce haykırdığı güçlü bir ifade biçimi. Ve bu ifade, her coğrafyada kendine özgü bir yankı buluyor.

Kaynakça:

Derleyen: Eda Azap Öztemel

Loading

Bu içeriği paylaş
Yorum bırak, puan ver