- Keşfedilen üç uydudan Uranüs’ün yörüngesinde yer alan bir, Neptün’ün yörüngesinde yer alan ise iki adet uydu Güneş sisteminin yeni sakinleri oldu.
- Sayısal tanımlamalarına bakılacak bu yeni üç uyduya önümüzdeki yıllarda resim, edebiyat ve mitolojiden esinlenilerek isimler verilecek.
- Uranüs uydularının bir çoğunda olduğu gibi S/2023 U1 uydusu da William Shakespeare’in oyunlarından bir karakterin adını, Neptün’ün uydusu ise Yunan mitolojisinden bir isim alacak.
Keşfedilen üç uydudan Uranüs’ün yörüngesinde yer alan bir, Neptün’ün yörüngesinde yer alan ise iki adet uydu Güneş sisteminin yeni sakinleri oldu. Bu üç uydu aslında birkaç yıl önce tespit edilmişti ancak kısa bir süre önce Uluslararası Astronomi Birliğinin (IAU) Küçük Gezegen Merkezi (uydular, asteroitler ve kuyruklu yıldızlar gibi güneş sisteminde bulunan yeni nesnelerinin adlandırılmasından sorumlu kurum) tarafından onaylandı. Sayısal tanımlamalarına bakılacak bu yeni üç uyduya önümüzdeki yıllarda resim, edebiyat ve mitolojiden esinlenilerek isimler verilecek.
Uranüs’ün yeni uydusu S/2023 U1, sadece 8 kilometre genişliğinde olup Mars’ın küçük ebatlardaki uydusu Deimos ile birlikte güneş sisteminde yer alan sekiz gezegenden herhangi birinin etrafında olan bilinmiş en küçük uydulardan biri. Uranüs’ün etrafındaki yörüngesini yaklaşık 680 günde tamamlayan bu küçük uydu, gezegenin toplam uydu sayısını 28’e çıkarıyor. Diğer Uranüs uyduları gibi S/2023 U1’de William Shakespeare’in oyunlarından bir karakterin adını alacak ve daha önce keşfedilen Titania, Oberon ve Puck gibi uyduların arasına katılacak.
Neptün’ün yeni uyduları S/2002 N5 ve S/2021 N1 sırasıyla yaklaşık 23 km ve 14 km genişliğinde. S/2021 N1’in Neptün’ün yörüngesinde dönmesi yaklaşık 9 yıl sürerken S/2002 N5’in ise şu anda bilinen 16 uydusu bulunan Güneş’ten en uzak olan gezegenin yörüngesinde dönmesi neredeyse 27 yıl sürüyor. Diğer Neptün uyduları gibi yeni keşfedilen gezegenler de Yunan mitolojisindeki deniz tanrısı Nereus’un kızları olan Nereid’lerin adlarını taşıyacak. Yeni uyduların her biri yer tabanlı teleskoplar kullanılarak tespit edildi ki bu da küçük boyutlardaki nesneler ve gezegenimize olan uzaklıkları düşünüldüğünde hiç de kolay değil. Washington D.C.’deki Carnegie Bilim Enstitüsünde üç keşifte de yer alan astronom Scott Sheppard yaptığı açıklamada, “Yeni keşfedilen üç uydu, bu iki buz devi büyüklüğündeki gezegenin etrafında şimdiye kadar yer tabanlı teleskoplar kullanılarak bulunan en sönük uydular. Bu kadar sönük nesneleri ortaya çıkarmak için özel görüntü işleme sistemleri gerekti.” dedi.
Yeni bulunan uydular o kadar küçük ve uzak mesafede ki özellikle normal hareket düzeyleri Uranüs veya Neptün’ün yer tabanlı görüntülerinde çoğu arka planda kalan uzak mesafedeki yıldızlar ve galaksilerle karşılaştırıldığında fark edilemeyecek kadar küçük. Gök bilimciler bu soruna çözüm bulmak için uzun pozlamalı görüntüleri alarak yıldız ve galaksilerde olduğu gibi arka plandaki nesneleri bulanık hale getirildiği görüntüleri oluşturabilmek için bu pozları bir araya getirdi. Bu istifleme yöntemi, her bir gezegenle kıyaslandığında seçilmesi zor hareketleri olan nesnelerin çok daha net bir şekilde öne çıkmasını sağladı. Sheppard, bu tekniğin gök bilimcilere “görüntülerdeki uyduları arka plandaki karmaşıklığın içerisinden çıkarma” olanağı verdiğini söyledi.
Yeni üç uydu, yakın zamanda güneş sistemindeki gezegenlerin etrafında keşfedilen tek uydular değil. Şubat 2023’te IAU, Jüpiter’in etrafında 12 yeni uydu olduğunu doğrulayarak toplam uydu sayısını 92’ye çıkarmıştı. Ancak geçen yıl mayıs ayında IAU Satürn’ün etrafında 62 yeni uydu daha keşfederek toplam uydu sayısını 145’e çıkardı ve en çok uyduya sahip gezegen unvanını Jüpiter’den geri aldı. Çoğunluğu sadece birkaç mil genişliğinde olan bu yeni uyduların büyük bir kısmı da Dünya merkezli teleskoplar kullanılarak keşfedildi. Son keşiflerle birlikte görüntü istifleme gibi yeni tekniklerin ve daha güçlü yer tabanlı teleskopların, araştırmacıların kozmik sistemin dışına daha fazla ve daha net bir şekilde bakmalarına nasıl izin verdiğini gösteriyor.
Derleyen: Burçin Bağatur