- Zaman algımızın saatler veya dakikalar gibi soyut ölçülerle değil, yaşadığımız deneyimlerin yoğunluğu ve çeşitliliğiyle şekillendiği ortaya koyuldu.
- “Bir şey hoşunuza gitmiyorsa, kendinizi hızla başka bir şeye maruz bırakmaya çalışın. Çok fazla şey yapın. Yeni şeyler yapın. Ne kadar çok şey deneyimleyebilirseniz, hoş olmayan şey o kadar uzakta kalır”
Nevada Üniversitesi’ndeki (UNLV) bilim insanları, zaman algımızın nasıl işlediğine dair çığır açıcı bir araştırmaya imza attılar. Sıçanlar üzerinde yapılan bu çalışma, beynin zamanı nasıl algıladığına dair yeni bilgiler sunarken, aynı zamanda zamanı manipüle etmek için pratik öneriler de sunuyor.
Deneyimler Zamanı Şekillendiriyor
Araştırmacılar, sıçanların beyin dalgası aktivitelerini izleyerek, zaman algımızın saatler veya dakikalar gibi soyut ölçülerle değil, yaşadığımız deneyimlerin yoğunluğu ve çeşitliliğiyle şekillendiğini ortaya koydular. Sıçanların tekrarlayan davranışlar sergilerken beyinlerindeki nöronal örüntülerin, zamanın geçişinden ziyade deneyimlerin sayısına bağlı olarak değiştiği gözlemlendi. Bu durum, “eğlenirken zaman su gibi akar” atasözünü bilimsel olarak desteklerken, sıkıldığımızda zamanın yavaşladığını hissetmemizi de açıklıyor.
Ön Singulat Korteks (ACC): Zamanın Nörolojik Merkezi
Çalışmanın odak noktası, beynin deneyimleri izlemekle ilgili bir bölümü olan ön singulat korteks (ACC) oldu. Araştırmacılar, sıçanların ACC’sindeki nöronal örüntülerin, deneyimlerle birlikte değiştiğini, ancak zamanın geçişiyle doğrudan bir ilişki göstermediğini tespit ettiler. Bu bulgu, zaman algımızın nörolojik temellerine dair önemli ipuçları sunuyor.
Zamanı Yavaşlatmak ve Hızlandırmak: Pratik Öneriler
UNLV psikoloji profesörü James Hyman liderliğindeki ekip, araştırma sonuçlarını zamanı manipüle etmek için pratik önerilere dönüştürdü. Hoş olmayan bir deneyimi hızla atlatmak için kendimizi yeni deneyimlere maruz bırakmamız, zamanı yavaşlatmak için ise anın tadını çıkarıp aktivitelerimizi azaltmamız öneriliyor.
Hyman, “Bir şey hoşunuza gitmiyorsa, kendinizi hızla başka bir şeye maruz bırakmaya çalışın. Çok fazla şey yapın. Yeni şeyler yapın. Ne kadar çok şey deneyimleyebilirseniz, hoş olmayan şey o kadar uzakta kalır” diyor.
Zamanı yavaşlatmak için ise tam tersini yapmamız gerekiyor: “Diyelim ki arkadaşlarınızla birliktesiniz ve her şey mükemmel. O zaman bir şeyler yapmayı bırakın. Sadece oturun ve rahatlayın. Yavaşlayın ve zaman da sizinle birlikte yavaşlasın.”
Geleceğe Yönelik Çalışmalar
Bu çığır açıcı çalışma, zaman algımızın sadece psikolojik değil, aynı zamanda nörolojik bir temeli olduğunu gösteriyor. Araştırmacılar, gelecekteki çalışmalarda bu bulguları insanlara uyarlamayı ve zaman algısını etkileyen diğer faktörleri (örneğin yaş, stres, duygusal durum) incelemeyi hedefliyor.
Sıçan beyni çalışması, zaman algımızın karmaşıklığına ışık tutarken, aynı zamanda zamanı daha iyi yönetmek ve yaşam kalitemizi artırmak için yeni stratejiler geliştirmemize yardımcı olabilir. Bu araştırma, zamanın sadece bir saat üzerindeki rakamlar olmadığını, deneyimlerimizle şekillenen bir algı olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.
Derleyen: Enis Yabar